Takip Et

TÜRK TARIMINA DIŞ GÜÇ ETKİSİ

Türk tarım politikalarının oluşturulmasında uzun yıllardır dış etkiler konu olmaktadır. Bunun da en önemli nedeni cari açık dolayısıyla meydana gelen dış borçlanmalar ve dış politikada oluşan zafiyetler idi.

Ancak son yıllarda bazı politikalarda daha milli davranılması, dış borçların nispeten ödenmesi, bahsettiğimiz başlıca baskı merkezlerinden olan AB, ABD, Dünya Bankası, IMF‘lere karşı takınılan tavır ve duruşlar Türk tarım politikalarının oluşmasında daha az etkili olmaktadırlar.

Ancak bu sürecin bittiğini de söylemek yanlış olur.

Uluslararası tarımsal girdi üreten pek çok tekel ve tröst, tarım ekonomisi üzerinde etkili olmakta, girdi fiyatlarını keyiflerince belirlemektedirler.

Türkiye’ye dışarıdan dikte edilen ve etkili olan bu telkinlerle alınan önlemler, genellikle Türk tarımının ve Türk çiftçisinin zararına işlemektedir.

Yukarıda belirttiğimiz ülke, kuruluş ve uluslararası şirketler, tarımın piyasa ekonomisine açılması, devlet desteklerinin azaltılması, azaltılmasa bile aynı düzeyde sürdürülmesi için çalışma ve lobi faaliyetlerini sürdürmektedirler.

Türk devletine dayattıkları destek şekillerini, gelişmiş ülkelerdeki destekleme modellerine paralel oluşturulması esasına dayandırılmaktadır. Ancak desteklemelerde sürdürülebilir tarım için gerekli oran ve miktarların, gelişmiş ülkeler oran ve miktarlarına yükseltilmesine, doğrudan veya dolaylı olarak şiddetle karşı çıkmaktadırlar.

Burada ise gerçek amaç ortaya çıkmaktadır. Bu da tarımın Türk çiftçisinin elinden alınarak daha geniş ve sürekli bir pazar halinde dış şirket ve yerli holdinglerin eline geçmesidir.

Bu amaca hizmet etmek için bazı öneriler ileri sürülmektedir. Bu öneriler ana hatları ile destekleme alımlarının azaltılması, bunun yerine piyasa ekonomisinin güçlendirilmesi ve bu amaçla geliştirilmiş borsalardan yararlanma yollarına gidilmesidir.

Diğer bir dış güç etkisi ise batılı gelişmiş ülkelerin önemli bir bölümünün kendi halklarından uzak tuttuğu başta GDO’lu ürünler olmak üzere insan ve halk sağlığına zararlı pek çok tarımsal girdiyi Türk çiftçisine pazarlamak istemeleridir.

Gerçekte ise yapılması gereken tarımsal desteklemeye ayrılan paranın, üreticiye doğrudan ödeme olarak aktarılmasıdır.

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.