Takip Et

SERADA ÜZÜM

Dünkü yazımızda Türkiye’de bulunan Tarımsal Araştırma Enstitülerinin görev, amaç ve önemlerinden kısaca bahsetmiştik.

Bugün ise bir Tarımsal Araştırma Enstitümüzün iki yıldır sonuçları alınmaya başlanan bir başarılı projesinden bahsedeceğim.

Yazımızın öznesi Manisa Bağcılık Araştırma Enstitüsü; Konumuz ise serada üzüm yetiştiriciliği.

Konu neden önemli? Çünkü uzun yıllar önce Buharkent’te serada üzüm projesi uygulanmaya çalışıldı. Ancak yöntem bilimsel olmadığı için başarısız oldu ve terkedildi.

Antalya’da 2020 yılı TAGEM toplantılarında Manisa Bağcılık Araştırma Enstitüsü tarafından bu proje tanıtıldığı zaman heyecanlandım.

Çünkü Türk bağcılığının yeni arayışlarından birisi erkenci,verimli,en az masraflı,ihracata mevsim dışı ve ederi en uygun üzüm çeşitlerinin üretilmesidir.İşte Manisa Bağcılık Araştırma Enstitüsü tam da bu arayış ve sorulara cevap veren bir proje üretmiş

Yaklaşık 2 yıl önce başlanan serada topraksız üzüm yetiştiriciliği projesinde bu yıl da hasat yapıldı. Aynı bitkiden haziran ve kasım ayları olmak üzere yılda iki defa ürün alınan projeyle, piyasada üzümün bulunmadığı dönemlerde piyasa üzüm arz edilebilecek.

Projenin ilk yılında seradan dekar başı 2500 kg kadar üzüm üretildi ki bu rakam çok yüksek bir başarı anlamındadır.

Manisa Bağcılık Araştırma Enstitüsü tarafından geliştirilen Spil Karası,Trakya İlkeren ve Süperior gibi üç erkenci üzüm çeşidi, aynı zamanda sera ortamında topraksız olarak da yetiştirildi. 2 yıl önce başlanana serada topraksız üzüm yetiştiriciliği araştırma projesinde bu yıl da hasat yapıldı.

Erkenci olan bu üç üzüm çeşidinin serada topraksız ortamda yetiştirilmesiyle aynı bitkiden yılda 2 kez ürün alınabiliyor. Piyasada üzümün bulunmadığı haziran ve kasım aylarında yapılan üzüm hasadıyla piyasaya üzüm arz edilmesi hedefleniyor.

Şu anda projenin kesin sonuçlarına doğru gidilmekte.

Şimdi Bakanlığın hedefi bu üzüm çeşidinin bağcı olan ve bağcılığa elverişli sera yapımına ikliminin izin verdiği bölgelerde yaygınlaştırılması.Bana kalırsa her bölgede bölgeye en uygun üzüm çeşitlerinden sadece bir tanesinin çok geniş alanlarda devlet desteği ile seralarının kurulması.

Erken dönemde Avrupa üzüm pazarını Güney Afrika’nın elinden neden almayalım?

Bu başarılarından dolayı Manisa Bağcılık Araştırma Enstitüsü Sayın Ünal Akay,Dr.Selçuk Karabat,Türcan Teker,Metin Keskin,Oğuzhan Soltekin,Fadime Ateş,Özen Merken,Sacit İnan,Pınar Doğan,Yıldız Dilli,Simin Ateş,Şermin Çelik ve adını zikredemediğim diğer tüm çalışanları gönülden kutlarım. 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.