Takip Et

AB VE TÜRKİYE’DE TARIM İSTATİSTİKLERİNE YAKLAŞIM

Dünkü yazımızda “ifade ettiğimiz üzere tarım istatistikleri, tarım piyasalarının regülâsyonu, arz fazlalığı veya eksikliği sorunlarının tespiti, tarımsal destekleme politikalarının belirlenmesi gibi konuları doğrudan etkilemektedir.”

“Nitekim, AB, 1970’li yıllarda, izlemiş olduğu üretimi artırmaya yönelik politikaların neticesinde önemli bir arz fazlası sorunu ile karşı karşıya kalmıştır. Bu sorunların aşılabilmesi için önemli kısıtlayıcı tedbirler alınması da kaçınılmaz hale gelmiştir.”

“ Örneğin, AB için süt üretimi, 1970’li yıllarda artan üretimle birlikte önemli bir sorun olarak ortaya çıkmış ve 1980’lerde süt üretimine kota uygulaması getirilmiştir. Bu aşamada tarımsal istatistiklerin önemi bir kez daha ortaya çıkmış ve ülkelerin bildirdikleri süt üretim istatistikleri baz alınarak, üye ülkelere birer üretim kotası verilmiştir. Kota fazlası üretim yapan ülkelere değişik yaptırımlar uygulanmıştır.”

Türkiye-AB ilişkilerinde istatistik önemli bir yere konumlanmıştır.Nitekim AB ile hazırlanan üç adet Katılım Ortaklığı Belgesinin 2 tarım bölümlerinin ana bileşenlerini istatistikler ile bu istatistiklerin elde edileceği alt yapılar (Çiftçi Kayıt Sistemi, Hayvan Kimlik Sistemi vb.) oluşturmaktadır.

“Bu konular 3 Ekim 2005 tarihinde başlayan katılım müzakereleri kapsamındaki tarama sürecinin de önemli bir parçası durumundadır. Nitekim Tarım ve Kırsal Kalkınma (Fasıl-11), Gıda Güvenliği, Bitki ve Hayvan Sağlığı (Fasıl-12) ve İstatistik (Fasıl-18) müzakere başlıklarında da bu konular tartışılmıştır. Tarama süreci sonucunda Türkiye’nin tarım istatistiklerini yeniden ele alması ve AB normlarına uygun bir istatistik yapısının oluşturulması karara bağlanmıştır. Bu durum ilgili bölümde daha ayrıntılı olarak ele alınmıştır.”

“Bu çerçevede Türkiye tarafından öncelikle kayıt sistemlerinin alt yapısının tamamlanması ve tarım istatistiklerinin güvenilir hale getirilmesi gerekmektedir. Üretim ve verim gibi istatistikî verilerin sağlıklı olması, süt ve şekerpancarı gibi AB'de kotaya tabi ürünlerde alınacak üretim kotası açısından büyük önem taşımaktadır. Kota uygulamasının kaldırılması durumunda dahi, gıda güvencesi, gıda güvenliği ve birlik içi ticaret ile rekabetin korunması anlamında istatistikler önemini daha da artıracaktır. Çünkü kayıtlı ve AB standartlarına uygun üretim rakamları ne kadar düşük olursa, Türkiye’nin kota ile ilgili müzakerelere o seviyeden başlayacağı düşünüldüğünde, tarım sektöründe ve dolayısıyla ülke ekonomisinde oluşacak zararın büyüklüğü de ortaya çıkacaktır.”

“AB’de de tarımsal istatistiklere büyük önem verilmektedir. AB’nin tarım istatistikleri konusunda ulaşmak istediği nihai hedef, tek elde toplanan bir istatistik alt yapısına ulaşmaktır. Böylece her alanda daha tutarlı politikalar geliştirilerek, Birliğin refahına yönelik uygulamalar gerçekleştirilebilecektir.”

Bunun için AB tarafından “Bütünleşik İdari ve Kontrol Sistemi” ortaya konulmuş fasıllar açılmıştır.

“Söz konusu faslın Tarama Sonu Raporunda “Bütünleşik İdari ve Kontrol Sistemine doğrudan karşılık gelen bir Türk mevzuatı bulunmamaktadır. Ancak BİKS ile benzerlik gösteren Ulusal Çiftçi Kayıt Sistemi (UÇKS) ve Sığır Türü Hayvanların Kimliklendirilmesi ve Kayıt Sistemi (KK) çerçevesinde bazı düzenlemeler bulunmaktadır. Türkiye’deki mevcut kontroller UÇKS, Hayvanların Tanımlanması ve Kimliklendirilmesi Sistemi, Soykütüğü Sistemi, Kontrollü Seracılık sistemi ve Organik Tarım Bilgi Sistemi ile yapılmaktadır. Bununla birlikte, Ulusal Çiftçi Kaydı sadece prim için başvuran çiftçileri kapsamaktadır, ayrıca Hayvan Kayıt Sisteminin büyükbaş hayvanların tutulduğu işletmeleri ne oranda kapsadığı belli değildir. Üstelik hayvan kimlik ve kayıt sisteminin, diğer türleri de kapsayacak şekilde genişletilmesi gerekmektedir. Arazi Parseli Tanımlama Sisteminin oluşturulması gerekmektedir. Mevcut tarımsal parsel kaydı, bilgisayara uyarlanmamış kadastro kayıtlarına dayalıdır ve etkin kontrol sistemi bulunmamaktadır. Türkiye’nin bir ödeme kurumu geliştirmesi/kurması gerekmektedir.” ifadesine yer verilmiştir. Bu çerçevede, Türkiye’nin tarımsal veri alt yapısını yeniden ele alması gerektiği düşünülmektedir.”

Alıntılar:DPT,Türkiye’de Tarımsal İstatistikler 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.