2016/2017 sezonu için Marmara Birlik, 22 Ekim'den itibaren başlayan 7 ürün alım fiyatlarını açıkladı. Alım kampanyasında tavan fiyat 180 tane için 8,30 TL olarak belirlenirken, taban fiyat ise 410 tane için 3 TL olarak karara bağlandı. Yağlık zeytin fiyatı ise 2,25 TL olarak belirlendi.
Rekolte beyan döneminde Gemlik Kooperatifi'nde 3 bin 300 ton, Mudanya Kooperatifi'nde 13 bin 500 ton, Erdek Kooperatifi'nde 10 bin 500 ton, Orhangazi Kooperatifi'nde 3 bin 100 ton, İznik Kooperatifi'nde 11 bin 700 ton, Edincik Kooperatifi'nde 9 bin 100 ton, Mürefte Kooperatifi'nde 4 bin 300 ton ve Marmara Adası'nda 500 ton rekolte beyanı olmak üzere 35 bin 200 ton toplam rekolte tahmini açıklanmıştır.
Sofralık zeytinde 215/2016 dönemi için 438 bin ton rekolte tahmininde bulunan Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçı Birlikleri 2016/2107 sezonu için bu tahminini 397 bin tona çekmesine rağmen, uyduruk bir bahane ile “stok”ları bahane ederek üreticiden zeytini en alt düzeyden alınmasına aracı olmuştur.
Hâlbuki 2008/2009 sezonunda Türkiye’nin zeytin ihracatı 65 bin ton civarında iken 2015/2016 sezonunda 73 bin tona yükselmişti ve elde stok bulunmamaktaydı. Bu da dünya sofralık zeytin ihracatında payının % 11’e yükseldiği anlamına gelmekteydi.
Dünya sofralık zeytin stoku, sezon sonu itibari ile 2013/2014 sezonunda 504 bin ton iken bu rakam 2014/2015 sezonunda 300 bin tonlara gerilemiştir.
İç piyasada 504 bin ton stokun mevcut olduğu dönemde girdi giderlerini karşılamaya yakın fiyatlar oluşurken sezon sonu stokların yaklaşık % 55 eridiği dönemde fiyatların % 200 oranında gerilemesi zeytin/zeytinyağı spekülatörlerinin rekabet kurumu kurallarına aykırı ve yasa dışı faaliyetleri olarak açıklanabilir.
Zeytin üreticiden işletmecinin eline geçtikten sonra işlenmiş toptan zeytin fiyatları, salamura ve kokteyl zeytinde 10-12,5 TL barajının üzerine geçmiş, işletmeci kârı en az % 400’ler düzeyinde oluşmuştur.
Marmara Birlik’in bu fiyat ve rekolte tahminine karşın Ege ve Güney Ege’de zeytin ve zeytinyağı üzerinde oyun oynanması sürdürülmüş, sektörün tröstleri tarafından zeytin yetiştirme bölgeleri “serbest alım bölgeleri” haline getirilerek fiyatların 2 TL civarında seyretmesi sağlanmış, bunun için büyük işletmeler, her işletmeye ait bölgeye girmeyerek rekabet yaratılmasının önüne geçerek en düşük fiyatların oluşmasını sağlamışlardır.
Aynen birkaç yıl önce süt sanayicilerinin Aydın ilini serbest bölge ilan ederek, birbirlerinin süt alım sahalarına girmeden, süt üreticisini birbirlerinin kucağına atarak fiyatları kırma başarısını (!) gösterdikleri gibi.
Aynen 2016 yılında Ulusal Süt Konseyi’ne hakim olan süt sanayicilerinin, süt tozu başta olmak üzere tüm destekleri aldıktan sonra, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Sayın Faruk Çelik’e söz vermelerine rağmen, paravan şirketler kurarak, çiğ sütü 80 kuruştan aldıkları gibi.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.