Takip Et

Mevzuat açısından Türk incirciliğinin durumu ve mevzuat önerileri-1 giriş

Günümüzde Aydın sözcüğünün akla getirdiği ilk simge incirdir. Bu algı Türkiye’de, Avrupa’da ve Dünya’da böyledir. Ve hatta ABD’de ülke imajları ile ilgili yapılan bir ankette, Türkiye denilince akla gelen ilk sözcük de incir olmuştur. Bugünün algısı da değildir. Menderes Ovası'nın bu zenginliği Antik Çağda da mevcuttu. Özellikle incir, bölgenin karakteristik ürünleri arasındaydı.

İncir, Aydın üreticisinin büyük bir bölümünün olmazsa olmazıdır ki hem Aydın kültürü ve sosyal hayatı ile özdeşleşmiş hem de Aydın ve Ege ekonomisinde önemli bir yere sahiptir.

İncirin, kurutulma özelliği olan ve incircilik açısından gerçek ekonomik güç olarak tanımlayabileceğimiz bu eşsiz meyvenin sınırlarını, doğuda Buharkent’in Kızıldere Köyü, batı sınırının Selçuk’un doğu köyleri, kuzeyde Tire ve Ödemiş’in bazı köyleri ile güneyde Söke’nin Argavlı Köyü olarak belirlemek gerekir. Bu sınır dünyada” sarılop incir”in en verimli şekilde yetişme ve kuru incir elde etme alanıdır ve özel bir iklime sahiptir.

Bunun dışında ülkemizin pek çok bölgesinden incir tarımından bahsedilse bile yazımızın konusu olan “sarı lop “incir Aydın dışında Ödemiş, Tire, Havran’da bir miktar yetiştiriciliği yapılmaktadır. En yoğun incir yetiştirme alanları Germencik, İncirliova, Nazilli, Efeler, Bozdoğan, Sultanhisar, Kuyucak, Köşk, Buharkent ve Yenipazar’dır.

Buharkent ve bir miktar da Kuyucak taze incir üretimi ve ihracatı yaparken diğer ilçeler kuru incir üretimleri ile öne çıkmaktalar. Bu alanlarda toplam olarak 6 milyon 120 bin yetişmiş ağaçta yaklaşık 188 bin ton incir üretimi yapılmaktadır. Bu rakamlar Türkiye üretiminin ağaç bakımından yüzde 64’ü üretim bakımından da yüzde 63’üne tekabül etmektedir.

Bu kadar dar alanda 30 bini Aydın’da olmak üzere, yaklaşık 60 bin ailenin geçim kaynağı olan bu ürün ne yazık ki değerini kaybetme, kalitesini sorgulatma, üretim miktarını mevcut rakamlarda tutamama, iç ve dış pazardaki etkinliğini kaybetme ve eşsiz bir ürün olma özelliğini kaybetme ile karşı karşıyadır.

İncire gereken önemi veriyor muyuz? Ve ya niçin incirin korunması için gerekli özeni göstermeliyiz? Aydın ve İzmir’in bazı bölgelerinde pek çok ailenin geçim kaynağı olması dışında sembolik tarafı nedir? Konumuzun ,”omurgasını mevzuat karşısında incir ne kadar koruma altındadır ve ne gibi yasal tedbirler alınmalıdır” sorusunun cevabı oluşturmaktadır.

Yukarıda yetiştirme alanı olarak belirttiğimiz ilçelerde yaşayan üretici ve köylüler için hayatlarının bir parçası olan incirde 2015 yılı itibari ile önemli bir döneme girmekteyiz.

Şu anda inciri en erken yetiştiren Buharkent ve çevresinde incirde ilekleme dönemi başlamış durumda.

Ardından varsa eğer kırmızı örümcek, kanlı balsıra gibi hastalıklarla mücadele dönemi başlayacak.

Daha sonra son sulamalar ve hasat dönemi…

Buharkent ve bir miktar da Kuyucak’ta taze incir hasadı ve pazarlaması başlaması ile birlikte üretici bir yandan tüccar ve komisyoncuların fiyat oyunları ile mücadele ederken bir yandan da Allah’tan poyraz rüzgârı ve havadaki nispi nemin düşmesi için dua edecek.

İncirler buruklaşmadan kuruma döneminde geçerken kerevetlerde kurutularak tüccarın alımına sunulacak.

Ardından pazarlama açısından en sıkıntılı dönem başlayacak ki incirin uzun yıllar rekoltesi civarında gerçekleşmesi halinde bile tüccar ve ihracatçı aldığı incirin yanı sıra –fırsat bulsa-üstüne para isteyecek.

Yarın devam edeceğiz. 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.