Takip Et

TZOB’UN FİYAT HAREKETLERİ VE ÜRETİCİ SORUNLARI HAKKINDA ÖNERİLERİ

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar yaptığı görüntülü basın toplantısı ile üretici sorunları ve gıda hareketleri hakkında Türkiye Ziraat Odaları Birliği’nin görüşlerini ortaya koydu.

“Üretici her yıl fiyata göre ekim yapıyor, fazla üretim yapınca fiyatlar düşüyor. Ürün elde kalıyor. Gelecek sene bu ürünü ekmiyor fiyatlar yükseliyor. Fırsatçılara ve stokçulara gün doğuyor.

Ürün kısa bir zamanda kara borsaya düşüyor. Bu kısır döngü üreticiyi de tüketiciyi de memnun etmiyor. Başta soğan ve patates olmak üzere birçok üründe her sene bu sorun yaşanıyor. Bu durum sürdürülemez.

İhtiyaca göre üretim planlaması yapıldığında istikrarlı gelire kavuşan çiftçi üretimden vazgeçmez. Tüketicide fahiş fiyatlardan kurtulmuş olur.”

“Türkiye ekonomik krizlerini halkın ucuz ve yeterli gıdaya erişebilmesiyle atlatabilmiştir. Bugün yaşadığımız bu krizin etkilerini azaltabilmenin yolu raflarda ucuzluk sağlamaktır. Raflarda ucuzluk sağlamanın yolu üretimi artırmaktır. Üretimi artırmanın yolu üretici maliyetlerini düşürmektir.

Eskiden olduğu gibi ucuz ithalat kalmadığına, paranız olsa da ürün bulmanız zorlaştığına göre üreticiyi destekleyip tarlada kalmasını sağlamaktan başka yolu yoktur.”

“Türkiye’de herkes kur arttı, kur düştü bunu konuşuyor. Üretimi kimse konuşmuyor. Gıda üretimini artıramazsak, yaşadığımız krizler nasıl aşılacak kimse bunu konuşmuyor. Bu ülke üretime odaklanmalı, imkanlarını üretim için seferber etmelidir. Buradan çıkış için başka bir yol yoktur.”

Bayraktar, 20 temel gıda maddesi için sabit fiyat uygulaması ile ilgili olarak,

“Sabit fiyat uygulaması çok dikkat edilmesi gereken, pratikte kolay olmayan bir uygulamadır. KDV indirimlerinin fiyatlara yansımadığını gördük. Yapılan zamlarla indirimler tüketiciye yansıtılmadı. 20 temel gıdaya sabit fiyat uygulaması iyi denetlenmezse KDV indiriminin sonuçlarına benzer şekilde fiyat artışlarıyla karşılaşabiliriz. Stokçuluk artabilir. Tüketiciye bir faydası olmayacağı gibi zarar eden devlet hazinesi olacaktır.

Ayrıca dikkat edilmesi gereken diğer bir konu, tüketici fiyatlarının sabitlenmesi, ilgili ürünlerin üretici fiyatlarını da dolaylı bir yoldan baskılayabilir. Üretici sürekli artan gübre mazot yem elektrik gibi maliyetleri satış fiyatına yansıtamazsa zarar eder, üretimi bırakır. Bu durum gözden kaçırılmamalıdır.

Tüketici fiyatlarındaki artışı durdurmak ve fiyatları indirmek istiyorsak;

Sürekli artan mazot gübre yem elektrik zirai ilaç fiyatları mutlaka düşürülmelidir.

Üretim ve dış ticaret planlaması ciddiyetle ele alınmalı ve uygulanmalıdır.

Hal yasası ile zincir marketlere tanınan üreticiden doğrudan ürün alma yetkisi daha sıkı denetlenmelidir.

Denetimler yasak savma kabilinden olmamalı, sonuç alınacak şekilde düzenlenmelidir. Çünkü zincir marketler mevcut uygulamada üreticiden doğrudan aldıkları ürünleri kendi içlerinde kurdukları aracı firmalar vasıtasıyla el değiştirme yapmakta her el değiştirmede kar eklemektedirler.

Gündemde olan hal kanunu ve perakendeci kanunu gibi konuyla doğrudan ilgili yasalarda hem üretici hem de tüketici lehine olacak gerekli değişiklikler konuyla ilgili tüm paydaşlar tarafından tartışılarak şeffaf ve objektif bir şekilde yapılmalıdır.

Kooperatif ve üretici birlikleri işlevsel hale getirilmelidir.

Tüketici örgütleri güçlendirilmeli, piyasayı kontrol edebilecek duruma getirilebilmelidir.

Tarım ürünlerinin nakliyesinde daha az maliyetli olan deniz ve tren taşımacılığı etkin hale getirilmeli ve sübvansiyon uygulanmalıdır. Gelişmiş ülkelerdeki tarım ürünleri nakliyesi buna en iyi örnektir.

Hasatta, yükleme ve nakliye esnasında oluşan ürün kayıplarını azaltacak tedbirler alınmalıdır.” 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.