Takip Et

14 MAYIS ÇİFTÇİ BAYRAMININ ARDINDAN-9

Türkiye Ziraat Odaları Birliği'nin 14 Mayıs Çiftçi Bayramı nedeniyle Ankara Tandoğan Meydanı'nda düzenlediği mitingde Türk çiftçisinin en önemli örgütlü kuruluşu olan Türkiye Ziraat Odaları Birliği'nin (TZOB) görüşlerini anlatan Genel Başkan Şemsi Bayraktar, Türk tarımının genel sorunlarını ve çözüm önerilerini ortaya koyarken sebze ve meyve konusunda şu görüşleri ortaya koydu:

''Narenciyede en önemli konu ihracat… Ülke ihtiyacının üzerinde üretim yapıyoruz.

İhracat teşvikleri sezon öncesinde yeterli miktarda açıklanmalı, nakit olarak verilmelidir.

Bunlar yapılırsa narenciye üreticimiz de emeğinin karşılığını elbette alır.

Ekolojik üstünlüğümüz olan ve dünya piyasalarında rakipsiz olduğumuz kayısı, kuru üzüm ve incirde, rekolte yükseldiğinde ürün para etmiyor, üreticimiz mağdur oluyor.

Doğal afet olduğunda ürün para etse de ürün azlığından üreticimiz yine para kazanamıyor.

Bu ürünlerde çiftçilerimiz çok sorun yaşıyor.

İhracat potansiyeli olan bu ürünlere sahip çıkmalıyız.

 

Bu ürünlerle ilgili birliklere destek olunarak müdahale alımı yapılması sağlanmalı ya da ayrı bir müdahale kurumu oluşturulmalıdır.

Dünyanın en lezzetli Antep fıstığını bizim çiftçimiz üretiyor. Yine de İran kadar ihracat yapamıyoruz.

Antep fıstığımızın daha iyi tanıtılması, sulama altyapısının desteklenmesi gerekir.

 

Antep fıstığı ve kayısı üreticilerimize de alan bazlı destek verilmelidir.

 

Üretimi son yıllarda sürekli artan yer fıstığının da prim desteği kapsamına alınmasını istiyor muyuz?

 

Elma ve narda dünyanın en büyük üreticileri arasındayız.

Üretim planlaması yapılmamasının sıkıntılarını, bu iki ürünümüzde de yaşıyoruz.

İhracatın daha fazla desteklenmesini, yeni pazarlar bulunmasını, ürettiğimiz elma ve narın değerinden satılmasını talep ediyoruz.

Muzda son yıllarda büyük üretim miktarlarına ulaştık. Buna rağmen hala ülke ihtiyacımızı karşılamaktan uzağız.

Yerli muzu, ithal ürüne karşı korursak bu ülkenin muz ihtiyacını karşılar mıyız?

Bunların dışında biberden, salatalığa; patlıcandan kabağa, ıspanağa; lahanadan marula; havuçtan turpa, sarımsağa; bademden cevize, kestaneye; kirazdan vişneye; erikten şeftaliye, çileğe; armuttan ayvaya, duta; karpuzdan kavuna; susamdan kırmızı bibere, tütüne; yem bitkilerine kadar çok sayıda ürünümüzün elimizde kalmaması ve aracıların bizi sömürmesinin önüne geçilmesini istiyor muyuz değerli üreticiler?''

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.