Takip Et

ENFLASYON SEPETİ VE TARIM ÜRÜNLERİNİN ENFLASYONA ETKİSİ-1

Dünkü yazımızda her ayın ilk haftası açıklanan enflasyon rakamlarında medya tarafından bir günah keçisi seçildğini, bu gübah keçisinin de genellikle Türk çiftçisinin ürettiği tarım ürünleri olarak belirlendiğini belirtmiştik.

Gerçekte ise Türkiye’nin enflasyon hesaplamada yanlışlıklar yaptığı görüşündeyim. Sürücü Eğitim Kursu ücreti gibi hayatımızda bir kere yaptığımız harcama, müzik aletleri (flüt), film tabetme ücreti, at yarışı (Şans oyunları masrafları), On Numara (Şans oyunları masrafları), hacca ve umreye gidiş ücreti, düzeyi belirlenemeyen eğitim programları ve sakız gibi belli kesimlerin tükettiği veya çok az tüketilen mallar yer almaktadır.

Şöyle ki günümüzde alım satımı yapılmayan veya piyasalara etkisi milyonda bir düzeylerinde olmayan pek çok ürün enflasyon sepetinde yer alırken, halkın en çok alıp sattığı bazı ürünler ise sepete dahil edilmemiştir.Özellikle çiftçleri ilglendiren kümyevi gübre, zirai ilaçlar,ekipman ve makine fiyatları,traktör ve ekipmanları gibi üretici girdileri, enflasyon sepetnde yer almamaktadır.

Mart ayı enflasyonunu değerlendiren Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Mart ayında markette 37 ürünün 19’unda, üreticide ise 33 ürünün 24’ünde fiyatların gerilediğini veya değişmediğini bildirerek, “Markette 18 üründe, üreticide 9 üründe fiyat artışı, markette 12 üründe, üreticide 11 üründe fiyat düşüşü oldu. Markette 7, üreticide ise 13 üründe fiyat değişmedi” dedi.

Enflasyon konusunda spekülasyon tipi haber yapanlar, fiyatı düşen ürünlere pek yer ayırmazken, mevsimlik olarak, iklim şartları gereği fiyatı arz-talep dengesinden dolayı artan meyve sebzeleri öne çıkarıp “ Üreticide ve markette fiyatı en fazla artan ürünün mevsimi geçmekte olan portakal olduğunu belirtirken, fiyatı en fazla düşen ürünün ise markette yeşil soğan, üreticide salatalık olduğunu pek açıklamak istemezler.

Aylık gıda ve tarım ürünleri le ilgili mutat basın toplantısını yapan ve TZOB’un bu konuda araştırma sonuçlarını ortaya koyan Sayın Şemsi Bayraktar, yaptığı açıklamada, Türkiye Ziraat Odaları Birliği olarak, üreticiden tüketiciye, halkın tamamını yakından ilgilendiren gıda fiyatlarındaki değişimleri takip etmeye ve kamuoyunu doğru bilgilendirmeye devam ettiklerini belirtti.

 

Bayraktar, mart ayında üretici ve market arasındaki fiyat farkının en fazla yüzde 485,24 ile elmada, yüzde 451,11 ile kuru soğanda, yüzde 398,33 ile kuru kayısıda, yüzde 273,85 ile kuru incirde, yüzde 268,06 ile lahanada, yüzde 251,81 ile kuru üzümde görüldüğünü vurguladı.

Gerçekte ise bu ürünlerin üreticinin elinden ne gibi fiyatlarla aracının eline geçtiğine bakmak gerekir.

Üretim sezonunda; elma 25 kuruş ile 1 TL, kuru soğan 50 ile 75 kuruş, kuru kayısı 6,50 TL ile 13,50 TL, kuru incir 6 TL ile 9 TL, lahana 50 kuruş ile 1 TL, kuru üzüm 1,5 TL ile 3 TL arasında değişen fiyatlardan üreticinin elinden alınmaktadır.

Gıda ve tarım ürünlerinin fiyatları aracının eline geçtği zaman katlanarak artmakta ve tüketiciye fahiş fiyatlarla ulaşmaktadır. 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.