Takip Et

TARIMDA KDV VE DİĞER UYGULAMALARDAN BAZILARI

KDV’den istisna Hususlar

KDVK’nın 17. maddesine göre tarımsal faaliyetlerle ilgili olarak aşağıda belirtilen hususlar KDV’den istisna edilmiştir:

• Gerçek usulde vergiye tabi olmayan çiftçilerin yapmış olduğu mal ve hizmet teslimleri, • Zirai amaçlı su teslimleri ile köy tüzel kişiliklerince köyde ikamet edenlere yapılan ticari amaçlı olmayan perakende içme suyu teslimleri,

• Kamu kuruluşları, tarımsal kooperatifler ve çiftçi birliklerince yapılan arazi ıslahına ait hizmetler,

• 5300 Sayılı Tarım Ürünleri Lisanslı Depoculuk Kanunu kapsamında düzenlenen ürün senetlerinin kanunda belirtilen bazı işlemler hariç olmak üzere, ürün ihtisas borsaları ile bakanlıktan ürün senedi alım – satım konusunda izin alan ticaret borsaları aracılığıyla teslimleri.

Vergi Usul Kanunu

VUK’nın ekim sayım beyanı başlığını taşıyan 243. maddesine göre, zirai işletmeleri GVK’nin 54. maddesinde yazılı işletme büyüklüğü ölçüsünün üzerinde olan çiftçiler, zirai işletmelerinin (gezici hayvancılıkta kışlaklarının) bulundukları köy ve mahallelerin muhtarlıklarına müracaatla ekim sayım beyanında bulunurlar. VUK 352. madde hükmüne göre; kanun hükmünce tutulması gereken defterleri tutmayanlar, defter kayıtları ve bunlarla ilgili belgeleri doğru bir vergi incelemesi yapılmasına imkân vermeyecek derecede eksik, usulsüz ve karışık olanlar ile 245. madde uyarınca muhtar ve ihtiyar heyetlerince yapılan davete süresince icabet etmeyenlere birinci derecede usulsüzlük cezası kesilir. Ekim ve sayım beyanını süresi içinde veya kanunda istenilen bilgileri içermeyecek şekilde doğru yapmayanlara ikinci derecede usulsüzlük cezası kesilir. VUK’da yer alan müstahsil makbuzu düzenleme zorunluluğu ve yöntemi daha önce anlatıldığı için burada tekrarlanmayacaktır.

Kurumlar Vergisi Kanunu

KVK’nın 1. maddesi uyarınca; sermaye şirketleri, kooperatifler, iktisadi kamu kuruluşları, dernek ve vakıflara ait iktisadi işletmeler ve iş ortaklıklarının elde ettikleri her türlü ticari, zirai ve serbest meslek kazançları ile menkul ve gayrimenkul sermaye iratları ve ücretler ile diğer kazanç ve iratları kurumlar vergisine tabidir. KVK’nın 2/4. maddesi, yabancı devletlere, yabancı kamu idare ve kuruluşlarına ait veya bağlı olup, faaliyetleri devamlı bulunan ve sermaye şirketi ile kooperatif niteliği taşımayan ticari, zirai ve sınai işletmeleri iktisadi kamu kuruluşu saymaktadır ve Türkiye’de elde edeceği kazançlar kurumlar vergisine tabidir. Kurumlar vergisi mükelleflerinin zirai faaliyetleri sonucunda elde edecekleri kurum kazançları, kurumlar vergisine tabidir. KVK’nın 4. maddesi hükmünde; kamu idare ve kuruluşları tarafından işletilen;

• Tarım ve hayvancılığı (…) öğretmek, yaymak, geliştirmek ve teşvik etmek amacıyla kurulan okullar, okul atölyeleri, (…), numune fidanlıkları, tohum ve hayvan üretme ve geliştirme istasyonları, • Kesim, taşıma ve muhafaza işleriyle sınırlı olmak üzere mezbahalar, • Köyler veya köy birlikleri tarafından köylünün genel ve ortak ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla işletilen (…) ve bağlı oldukları il sınırı içinde faaliyette bulunmaları şartıyla (…) köylere veya köy birliklerine ait tarım işletmeleri kurumlar vergisinden muaf tutulmuşlardır.

KVK’nın 15. maddesi hükmüne göre;(…) ziraî kazançlarını bilânço veya ziraî işletme hesabı esasına göre tespit eden çiftçiler; kurumlara avanslar da dâhil olmak üzere nakden veya hesaben yaptıkları aşağıdaki ödemeler üzerinden istihkak sahiplerinin kurumlar vergisine mahsuben % 15 oranında kesinti yapmak zorundadırlar: 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.