Başta pamuk ve incir olmak üzere Aydın ve Türk tarımının sorunlarını aktarmak üzere Ankara ziyaretimizin bir bölümünü iktidar partisinin Aydın Milletvekilleri ile toplantı oluşturdu.
Ak Parti Aydın Milletvekillerinden Sayın Rıza Posacı,Mustafa Savaş ve Metin Yavuz hazır bulunurken Bekir Kuvvet Erim’in gecikmeli katılması dikkat çekti.
Öncelikle konu incir konusuydu. Gecikmeli de olsa üretici strese içinde zarar uğramış da olsa kalıcı bir tedbir alındı.Gerçekte ise yapılması gereken incir fiyatını kırmak için anlaşarak,serbest piyasa şartlarını kendi lehine değiştiren tüccar ve ihracatçılar ile ilgili reakbet kurulunun,öncelikle Ak Parti Aydın Milletvekillerince harekete geçirilip gerekli tahkikat ve cezaların uygulanması gerekmekteydi.
Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın olurları ile gerçekleştiği ifade edilen TMO’nun incir alımı ile ilgili protokol imzalandı. Bu alanda TMO Genel Müdürü Sayın Ahmet Güldal ve TARİŞ İncir Birliği Başkanı Sayın Mustafa Bircan’ın hakkını teslim etmek ve kısa zamanda alımı başardıkları,fiyatı üretici beklentisine uygun belirledikleri için kendilerini kutlamak gerekir.
Ak Parti Aydın Milletvekilleri pamuk ile ilgili konular için not almak ve dinlemekle yetindiler.
Pamuk fiyat sorununun uluslar arası boyutunun farkında oldukları hallerinden sezilmekte idi.
İşin diğer bir cephesi Maliyenin içinde bulunduğumuz kriz gereğince harcamadan kaçınması, Tarım Bakanlığı bütçesinin 2018 yılına göre % 62 azalmış olması çözüm bulmalarını engellemekte idi.Herhangi bir vaatte bulunmaları için önlerinde koskaca bir Maliye Bakanlığı engeli gerçeği bulunmaktaydı.
Ancak Sayın Mustafa Savaş’ın haklı olduğu bir nokta var:”İncirin TMO eliyle alınması incirin önümüzdeki yıllar için fiyatının garantilenmesi anlamına gelmektedir.”
Pamuk konusuna dönecek olursak 2002-2019 dönemlerinde pamuk alanlarının azalması,pamuk ithalatının artması,fiyat dalgalanmaları konusunda Ak Parti Aydın milletvekillerinin herhangi bir açıklamaları olmadı.
Bunun yanında Ziraat Odaları’nın üreticinin pamuk ekiminden vazgeçen üreticinin bir daha pamuk ekimine dönmeyeceği ve bunun Türk ekonomisi üzerinde açacağı yaraların bir daha telafisinin olmayacağı; Ziraat Bankasının eksperler aracılığı ile kredilendirmede tarım arazi değerlerini düşük göstererek teminatın yüksekliğine rağmen kredi miktarını düşük tuttuğu; Ek teminat ve kredilendirme sürecinde uygulanan mevzuatın uzun, bıktırıcı olması ve üreticiyi özel bankaların yüksek oranda kredi faizine muhtaç bıraktığı; Elektrik dağıtım şirketlerinin sulama suyu tarifelerini yok sayarak tarifeleri sanayi suyu düzeyinden tahsil etmeye başlamaları; DSİ sulama tarifelerinin dayanılmaz noktalara ulaştığı; Et-Süt Kurumunun dana kesimleri için 60 gün süre vermesinin üreticiyi zarara soktuğu.Kurumun elinde bulunana 54 bin ton etin ne olursa olsun bir an önce eritilmesi gerektiği;
Başta Ulusal Süt Konseyi,Ulusal Zeytin Zeytinyağı Konseyi ve Ulusal Pamuk Konseyi olmak üzere sanayici,tüccar,ihracatçı ve işletmeci hakmiyetinde olan ve faaliyetleri ile sadece Türk üreticisini soyan bu kurumların ya yapılarının değiştirilmesi ya da hukuki varlıklarının ortadan kaldırılması;
Ticaret Borsalarında başta pamuk olmak üzere işlem gören ürünlerin alım-satın miktar ve fiyatlarının günü birlik yazılmamasından dolayı piyasalarda tüccar lehine,üretici aleyhine oluşan fiyat ve ticaretin önüne geçilmesi; hakkında Ak Parti Aydın milletvekilleri sadece dinlediler.
Tarımla ilgili konularda çabalarından dolayı Sayın Rıza Posacı’yı kutlamak gerekir.Ancak toplantıda Sayın Metin Yavuz ve Bekir Kuvvet Erim’in hiçbir sözü akılda kalmadı.
Ak Parti Aydın milletvekillerinin diğer bir başarısı ise Cumhurbaşkanlığı Hükümet sistemine geçişten sonra ulaşılmaz olan bakanlara nispet Tarım ve Orman Bakanı Sayın Bekir Pekdemirli ile Ziraat Odaları için bir görüşme sağlayabilmeleri idi.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.