İzmir’de kutlanan incir bayramları bir zaman sonra İzmir’in Milli Kurtuluş günü olan 9 Eylül ile özdeşleşmeye başlamıştır.
Dokuz Eylül Sergileri, İzmir Fuarının kurulması sürecinde, yeni kurulan Türkiye Cumhuriyeti’ne bağlı idarecilerin ve müteşebbislerin attığı önemli adımlardan biridir. 1928 Yılındaki İkinci Dokuz Eylül Sergisi için hazırlanan ticari broşürde bir yıl önceki incir bayramı hakkında şunlar yazılmıştır:“İzmir Limanından incirin ilk sevki de teferruatı az ve fakat samimi merasime sebep olur. Geçen sene Avrupa’ya ilk sevkiyat 20 Ağustos’ta vaki olmuş, vapurlar donatılmış ve bu kıymetli meyvemizin tahmili esnasında limanda mevcut bütün diğer vapurlar keyfiyeti düdükleriyle selamlamışlardır.
1929 yılında da incir bayramı kutlanmaya devam edilmiştir. 25 Ağustos 1929 tarihli Anadolu gazetesi, “Cuma Günü İncir Bayramı” başlıklı yazısında incir bayramı kutlamaları hakkında önemli bilgiler vermiştir. Bu yazıda kutlamalar hakkında şu bilgiler bulunmaktadır:
“Memleketimizin mübarek mahsulü incirlerimizin yeni sene mahsulünün İzmir’e ilk defa getirilmesi hasebiyle her sene olduğu gibi bu senede bir (İncir Bayramı) yapılmıştır. Cuma akşamı yapılan bayram; çok parlak olmuştur. Binlerce halk; Alsancak’ta istasyon civarında ve İncir alayının geçeceği Birinci Kordon’da toplanmıştır.
Cuma günün hususi trenle Aydın ve havalisinden gelen incirlerimiz (10118) çuvaldı. Germencik’e kadar olan havaliden gelen incirler 4433 çuval, Germencik’ten 1985 çuval, Söke’den 700, Balatçık’tan 1900, Selçuk’tan 500, Tire ve Ödemiş havalisinden 700 çuval gelmiştir.
İncirler; hazırlanmış olan arabalara yüklenmiş ve incir bayramı münasebetiyle alaya iştirak için bayraklarımızla, defne dalları ile süslenmiş olduğu halde Alsancak İstasyonu civarında yürüyüşe hazır bir vaziyette durmuştu.
Merasim; Alsancak’taki istasyonun önünde yapılmıştır. Evvelâ Kâtibi Umumî Turgut Bey tarafından kısa bir nutuk söylenmiştir. Turgut Bey zengin ve feyizli Aydın, Ödemiş incir mıntıkalarının bu seneki ilk mahsulünden birer kutusunu Vali Kazım Paşa’ya ve Belediye Reisi Vekili Ferit Bey’e takdim etmiş, müstahsilimize, işçilerimize ve tacirlerimize hayırlı ticaretler dilemiş, sonra Vali Kazım Paşa’ya kısa bir nutukla mukabele etmiştir. Fotoğraflar çekilmiş ve bilahare alayla hareket etmiştir. En önde askeri müzika halk daha sonra Vilayet, Belediye erkânını cemiyetler namına gelen heyetleri taşıyan otomobiller, arabalar ve nihayetinde de incir taşıyan arabalar geliyordu.
Alayın Birinci Kordon’dan geçtiği sırada amele alkışlıyor, limandaki vapurlar düdük çalarak bayrama iştirak ediyordu. İzmir afakı, alayın geçtiği yarım saat müddet içinde vapur düdük sesleri ile inlemiştir. Alay, karanlık olmasına rağmen hükümet önünden, Kemeraltı mağazalar önünden, halkın attığı serpantinler altından ilerleyerek yemiş çarşısına gitmiş ve orada dağılmıştır. Merasim ve alayı tertip eden oda istihbarat müdiri Zeki Beyle oda memurlarından Nuri, Muhsin Osman, Hulusi Mehmet, Ulvi, Fazlı Beylerdir.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.