Seçimlere adım adım yaklaşırken çiftçi/üretici kesimi aydınlatmak amacı ile siyasi partilerin seçim beyannamelerini esas alarak tarıma yaklaşımlarını ele almaya çalışacağız. AK Parti Seçim Beyannamesi’nin tarımla ilgili bölümlerini irdelemeyi, eleştiri ve önerilerimizi ortaya koymayı sürdürüyoruz.
“ Örnek bahçe uygulamaları ile yeni ürünlerin üretimini teşvik edeceğiz. Kesme çiçek, süs bitkileri üreticiliğine önem vererek, havalimanına yakın bölgesel hal ve mezatlar oluşturacağız.”
Örnek bahçe uygulaması yeni bir proje.Önemsenmesi ve uygulanması gereklidir.Ancak devlet eliyle bunun gerçekleşmesi mümkün olamamaktadır.Tüm iyi niyetlerine rağmen,yönetici ve çalışanlarının çalışmalarına rağmen Araştırma Enstitüleri ve Devlet Üretme Çiftlikleri bütçe ve işçi yetersizlikleri nedeniyle verimsiz olmaktalar.
Bunun da çözüm yolu Ziraat Odalarına sağlanan “Tarım Danışmanları” ikame ve istihdam sisteminin geliştirilmesi,yanlış yönlerinin giderilmesi,günümüz şartlarına uygun hale getirilmesi gerekmektedir.Ardından kamu arazilerinden uygun olanların Ziraat Odalarına tahsis edilerek örnek bahçe ve yeni ürün çeşitlerinin yaygınlaştırılması mümkün olabilecektir.
“Sertifikalı tohum üretimini 2 milyon tona çıkaracağız. Sertifikalı tohum kullanımına destek vereceğiz.”
2023 hedeflerine 2 milyon ton ile ulaşmak mümkün değildir. Bu arakamın revize edilmesi gerekmektedir.
“ TİGEM ile Sudan Hükümeti ortaklığında kurulan şirket aracılığıyla Sudan’da kiralanan 780 bin hektar tarım arazisini Türk girişimcilerin yatırımına açacağız.”
Yalnız Sudan değil,Rusya,Ukrayna,Azerbaycan,Türkmenistan,Kazakistan,Moldova ve diğer Afrika ülkeleri bu kapsama alınarak bu ülkelerde üretilen tarım ürünlerinin Türkiye üretim havuzuna katılması gerekmektedir.Bu alanda yatırım yapacak girişimciler her bakımdan desteklenmelidir.
“ Lisanslı depoculuk sisteminin yaygınlaşması ve gelişmesini sağlayacağız. Uzun süreli kiralama garantisi kapsamında özel sektöre lisanslı depo yaptıracağız. 2018 yılında 2,5 milyon ton kapasiteli depo yapımını tamamlayacağız.”
Kapsamı finans, kredilendirme ve ürün çeşitliliği açısından genişletilmelidir.
“Hazine arazilerimizi kullanan çiftçilerimize kullandıkları arazilere 10 yıl boyunca kullanım hakkı veriyoruz. Çiftçilerimiz, 10 yılın sonunda da isterlerse bu arazileri satın alabilecekler veya kullanma anlaşmasını bir 10 yıl daha yenileyebilecekler.”
10 yıllık süre sonu beklenmeden, kamu kurumlarına yapılan hazine arazisi tahsisleri üreticilere yapılabilmelidir.
“Ülkemizde orman alanlarını çoğaltmak, erozyonu önlemek, ceviz, badem, zeytin vb. ürünlerin üretimini desteklemek üzere 10 bin dönüme kadar Hazine taşınmazını gerçek ve tüzel kişilere kiralama amaçlı olarak arz edeceğiz.”
Bu alanda Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın reform niteliğindeki uygulamaları gerçekten sevindirici. Kapsam daha da genişletilmelidir. Tarım-Orman ilişkileri yeni baştan ele alınmalıdır. Bozuk ve boş orman alanlarına ikame edilecek ağaç çeşitleri arasına bölgenin veya ilin ekonomik kalkınmasını sağlayan veya sağlayabilecek diğer ürünler alınabilir.
Örneğin Aydın’da incir, Malatya ve Elazığ’da kayısı, Güneydoğu Anadolu’da Antep fıstığı gibi.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.