Takip Et

12 EKİM 2019 TMMO JEOTERMAL ENERJİ SONUÇ RAPORU-2

Dün de belirttiğimiz gibi 12 Ekim’de Türkiye Mimar ve Mühendis Odaları Aydın İlinde Jeotermal Gerçeği” adı altında bir jeotermal çalıştayı gerçekleştirdi.Kanaatime göre çalıştayın sonuç raporları Aydın’ın tarım,çevre,insan sağlığı gibi unsurlar açısından ve Aydın’ın topyekun geleceği açısından son derece önemlidir.

Öncelikle TMMO’nun ön tespitlerini ortaya koyalım:

TMMOB, söz konusu ihalenin dayanağı olan Aydın Valiliği Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı kararı hakkında hukuksal işlem başlatmıştır. 5-8 Ağustos 2019 tarihlerinde gerçekleştirilmesi planlanan ihale, kamu yararına açıkça aykırı olduğu için iptal edilmelidir.

TMMOB tarafından, Büyük Menderes havzasında, özellikle en yoğun kullanımın olduğu Aydın ilindeki jeotermal enerji santrallerinin çevresel etkilerinin tespiti amacıyla bir heyet oluşturulmuş; 9-10 Temmuz 2019 tarihinde Aydın iline gidilerek yerinde keşif ve gözlemlerde bulunulmuş; bölgedeki kurum ve kuruluşlar ziyaret edilmiştir.

3. JES’lerin izinlendirilmesi aşamasında uygulanan ÇED süreçleri sorunludur.

Yargı kararlarında da ortaya konduğu üzere çevresel etkileri olan projelerin bu etkilerinin kümülatif olarak incelenmesi; çevredeki diğer projelerin etkileri ile birlikte değerlendirme yapılarak yörenin kaldırabileceği etkilerin buna göre belirlenmesi gerekmektedir.

Mevcut ve de yeni ihalelere konu ruhsat sahalarına ilişkin değerlendirme yapılırken; Büyük Menderes havzasındaki tüm diğer jeotermal enerji tesislerinin, diğer çevresel etkileri bulunan projelerin ve bölgedeki mevcut kirliliğin birlikte göz önünde bulundurulması; çevreye ve insan sağlığına olacak zararların kümülatif biçimde değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu yalnızca bilimsel bir gerçek değil aynı zamanda Yüksek Mahkeme kararları ile de ortaya konmuş bir zorunluluktur.

Bu bağlamda; ÇED süreçleri etkin işletilmeli, “ÇED Gerekli Değildir” kararları vermeden tüm süreç bütünleşik çevresel etkileriyle birlikte değerlendirilmelidir. “ÇED Gerekli Değildir” ya da “ÇED Olumlu” işlemlerine karşı Yargının verdiği iptal kararları kesinlikle ve ivedilikle uygulanmalıdır.

4. Yeraltından çekilen akışkanla birlikte gelen ve yoğunlaşmayan gazların atmosfere salınmaması ile akışkanın bir damlasının dahi yerüstüne deşarj edilmemesi ilkelerine uyulmamaktadır.

Yüzeye çıkan akışkanlar, doğaya bırakılan deşarjlar ve havaya salınan gazlar konusunda mevcut yasalar çerçevesinde gerekli ölçüm, inceleme ve denetimler yeterince yapılmamakta, yapıldığı söylenen ölçüm ve analiz sonuçları ise kamuoyuyla paylaşılmamaktadır.

JES firmaları lehine yasaların uygulanmaması anlamına gelen bu tür uygulamalardan vazgeçilmeli, hava, toprak ve su kirliliğinin periyodik ölçümü ve denetim faaliyetleri etkin bir şekilde yapılmalı, gerekirse yerel yönetimlere, bağımsız denetim kuruluşları veya üniversitelere izin verilmeli, kısa aralıklarla sonuçlar kamuoyuna açıklanmalıdır. 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.