Yunanistan’daki kooperatiflerin sorunları ile Türkiye’deki kooperatiflerinin sorunları arasında bazı benzerlikler bulunmaktadır. Ancak bir AB ülkesi olan Yunanistan’ın, tarımsal desteklerden yararlanma şansı yüksektir. Bu desteklerden de Yunan diplomasisinin başarısı sayesinde azami olarak yararlanmaktadır.
Özellikle 1990’lı yıllarda primler, AB fonları, makine ekipman desteklemelerinden yüksek oranda yararlanmış olsalar da son yıllarda tarımda desteklemeler, yapısal nedenler ve Yunan ekonomisinin AB bütçelerine, hibe fonlarına karşı acımasız savurganlığına nispeten Yunan tarımını ve kooperatifçiliğini olumsuz etkilemiştir.
AB’nin Yunan ekonomisine düzen verme politikalarından az da olsa Yunan tarımı da kısmetine düşeni almıştır. Bunun yanında Yunanistan’da tarımsal kooperatiflere ve üreticilere gerçek anlamda yüksek meblağlarda desteklemeler sürmektedir.
Hala kooperatifler için bazı alanlarda vergi muafiyeti söz konusudur. Gayrimenkul alım-satımında ve bina yapımında kooperatiflere vergi muafiyeti uygulaması sürmektedir.
Yunanistan tarımsal kooperatiflerinin örgütlenmesini ele aldığımızda, üç katmanlı bir üst örgütlenmeden söz edebiliriz.
• İlk seviyede, birim kooperatifler ve onlara bağlı küçük çaplı işletmeler yer almaktadır. Bu kooperatifler, kendilerine yakın pazarın sahibi konumundadır.
• İkinci seviyede bölge birlikleri ve merkez kooperatifleri bulunmaktadır. Bunlar, 50-60 birim kooperatifin ve 6000-6500 ortağın oluşturduğu ve büyük oranda ürünü alan, işleyen ve pazarlayan kooperatiflerin meydana getirdiği birliklerdir.
• Üçüncü seviyede ise ulusal düzeydeki merkezi kooperatifler yer almaktadır. Bunlar da iç-dış pazarlama ve taşımacılık gibi hizmetleri yürütmektedir.
Merkezi kooperatifler ürün bazında büyük çaplı fabrikalara sahiptirler, bölgesel seviyedeki ürün fazlarını toplayarak bu fabrikalarda işler ve pazarlamasını yaparlar. Hububat, üzüm ve zeytin gibi ürünler bu merkezlerde iç ve dış pazarlara arz olunmak üzere hazırlanır.
Yunan kooperatiflerinin diğer bir işlevi de girdi maliyetlerini düşürmek amacı ile girdi kalemlerinin pazarlanması ve teminidir.
Tarım sektöründeki üreticinin gübre ihtiyacı büyük oranda kooperatifler aracılığıyla karşılanır. Hayvan yemi ve tohum ihtiyacı da ülkenin her köşesine ulaşacak şekilde organize olan merkezi kooperatifler tarafından karşılanmaktadır.
Bir devlet bankası olan Tarım Bankası (Sagrotiki Trapeza), yakın bir tarihe kadar kooperatiflerin bu faaliyetleri için tek finansman kaynağı olan bir monopol konumundayken, AB’ye uyum çalışmaları kapsamında bu konuda faaliyet gösteren Anonim ve Limitet Şirketler oluşturulmuştur.
Yunanistan’daki tarımsal amaçlı kooperatifler, uzun yıllardan beri birikmiş olan borçları nedeniyle hantal bir yapı sergilemektedir. Ayrıca geçmiş yıllarda yüklenen sosyal içerikli görevler nedeniyle asıl görevleri olan ortaklarının ürünlerini yüksek fiyatla pazarlama konusunda yetersiz kalmaktadırlar. Bu durumun en önemli nedeni ülkede gerçek bir Kooperatifler Bankasının bulunmamasıdır (*).
(*):Türkiye Milli Kooperatifler Birliği, Avrupa Birliği’nde Kooperatifçilik
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.