Her ayın ilk haftası, aylık enflasyon rakamları, gazetelerin sütünlarında, televizyonların haber programlarında gerçeğinden saptırılarak sunulur:
“Tüketici fiyatları bazında, martta en yüksek fiyat artışı yüzde 27,53 ile mandalinada oldu.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, mandalinadaki fiyat artışını, yüzde 26,05 ile sivri biber, yüzde 20,61 ile yeşil fasulye izledi.
Martta fiyatı en çok artış gösteren diğer ürünler arasında yüzde 20,45 ile nar, yüzde 18,25 ile portakal, yüzde 14,47 ile muz, yüzde 9,64 ile elma, yüzde 8,95 ile çarliston biber, yüzde 8,58 ile limon, yüzde 8,11 ile bir hafta veya daha uzun süreli yurt dışı turlar dikkati çekti.”
Benzeri manşet ve sözler tarım ürünlerini hayat pahalılığının nedeni olarak gösterirler.
Gerçekte ise enflasyon hesaplamasında ölçütlerden birisi olan “tüketici fiyatları endeksi” ile” üretici fiyatları endeksi” birbirinden tamamen farklı konular olup nedenleri de aynı derecede farklıdır. Tüketiciyi rahatsız eden çiftçinin fiyatı değil pazarcı ve manavın fiyatıdır.
Bir tarım ürününün tarladan çıkışı, halde oluşturulan ve üreticinin eline geçen fiyatlara nedense hiç dikkat edilmez.
Geçtiğimiz Mart ayında, günah keçisi olarak, tarım ürünleri ve dolayısıyla Türk çiftçisi seçilmiştir.
“Özellikle, gıda ve döviz kuru etkisiyle yönünü yukarı çeviren ve çift haneyi aşan enflasyonda, yukarı yönlü hareket devam ediyor.
Enflasyon, mart ayında da piyasa beklentilerinin üzerinde geldi. Aylık bazda, yüzde 0.6 artması öngörülen TÜFE, yüzde 1.02 artış gösterdi. Yüzde 1,93 artan gıda ve yüzde 1.99 artan giyim fiyatları, TÜFE'nin yüksek gelmesinde, önemli rol oynadı. Mart ayında, 2017'nin zirvesini görmesi beklenen yıllık enflasyon, yüzde 10.13'ten yüzde 11.29'a çıktı. Böylece yıllık enflasyon Ekim 2008'den bu yana en yüksek seviyeye geldi “ şeklinde manşetler atıldı.
Ki gerçekte tüketicinin bütçesinden bu tarım ürünlerine ve gıdaya harcadığı miktar, çok düşüktür.
Üreticinin halden aldığı, satış fiyatı ile tüketicinin alış fiyatı arasında üç-dört katlara ulaşan fark bulunmaktadır.
6 Nisan 2017 Kumluca hal fiyatları, domates:2-4,biber,3,80-5,salataık: 1,30-1,50,patlıcan 1,60-2,kabak:0,80,Fasulye 5 TL olmuştur. Ancak bu fiyatlardan komisyon bedeli ve belediye rüsumu olarak %20 civarında kesinti düşmek gerekir.
Üretici, en çok kazandığı bu dönemde, bu fiyatlarla satarken pazar ve marketlerde, domates:6-7, biber:10, salatalık 4,5-6, Patlıcan 8, kabak:2,5-4, fasulye 10-15 TL arasındaki fiyatlarla tüketiciye ulaşmıştır.
Üretci kaybederken, nakliyeci, aracı, komisyoncu,pazarcı manav kazanmıştır. Kısacası gıdada, sebze ve meyvede enflasyonu azdıran üretici değil, aracı olmuştur.Sebze meyvedeki fiyat artışının günahı üreticinin değildir.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.