Dünkü yazımızda Türk pamukçuluğu ve pamuk üretiminin devamı olan çırçır ve hazır giyim sektörünün üretim, istihdam açısından önemini ve bu sektörlerin Türk ekonomisi içinde yarattıkları değeri rakamlarla vermiştik.
Sonuç olarak da 10 milyon insanımızın iş sahası olan pamuk, hazır giyim-tekstil sektörlerinin Türk tarımı ve ekonomisi için ne derece vazgeçilmez olduğunu vurgulamıştık.
Türk pamuk tarımı,her ne kadar son yıllarda üretici açısında iç açıcı olmayan ekonomik rakamların ortaya çıkmasına neden oluşsa da bunun gerçek nedeninin, Türk pamuk üreticisinin, rakip ülkelerin üreticileri ile rekabet edecek düzeyde desteklenmemesi, uluslararası pamuk piyasalarında oluşan stoklar, ihracat ve ithalat dengesizlikleri, döviz kurlarındaki olumsuzluklar olduğunu söyleyebiliriz.
Ancak ortada durmakta olan bir gerçek vardır ki göz ardı edilemez. Türk ekonomisi ihracata dayalı bir büyüme modelini benimsemiş, orta vadeli ihracat politika ve stratejilerinde tekstil ve hazır giyim sanayini ilk sıraya oturtmuş, ancak bunu moda ve markaya yönelik olma şartına bağlamıştır ki bu noktadan sonra tüm üretim safhaları, uzun vadeli düşünmek mecburiyetinde kalmaktadır.
Türk pamuğunun en şanslı yanlarından birisi GDO’lu tohumun henüz ülkemize girmemiş olması ve diğer üretim girdilerinin doğallığını hala korumakta olmasıdır.
Türk pamukçuluğu bu konuda ısrarını sürdürmeli kesinlikle GDO’lu pamuğun üretimine izin vermemelidir.
Ülkemizdeki tohum ıslah çalışmaları bilimsel ve ekonomik olarak ileri bir düzeye ulaşmış olup bu düzeyi sayesinde dekar başına üretimde dünya ikinciliğine yükselmiştir.
Bu alandaki Ar-Ge çalışmalarının sürdürülmesi, tohumdan başlamak üzere tekstil ve hazır giyim ihracatına kadar pamukçuluk sektörünün içinde yer alan tüm sektörlerin yararına olacaktır.
Bu başarıların içinde bir konu vardır ki Türk tekstil ve hazır giyim sektörü için risk teşkil etmektedir.
İç ve dış piyasalarda alıcı konumunda olan tüketiciler, artık yediklerinin içtiklerinin yanında, giydiklerinin de doğal ve organik olmasına dikkat etmektedirler.
Doğal olan Türk pamuğunda 'İyi Tarım ve Organik Tarım' uygulamaları hızla gelişirken tekstil ve hazır giyim sektöründe girdilerin en önemlilerinden birisi olan boya, hala kimyasal ve gayri doğal olma özelliğini sürdürmektedir.
Doğal maddelerden üretilen ve organik olmayan boyalar ,hala çok yüksek oranda kullanılmaktadır.
Artık tekstil ve hazır giyim sektörü bu alanda ucuzluğa değil sürekli kalıcılığın bir gereği olan doğallığa ve organikliğe yönelmelidir.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.