Kooperatif genel anlamı ile ,çıkarları için birliktelik ve birlik olabilmektir.
Peki ülkemizde kimlerin kooperatife ihtiyacı vardır,sorusunun cevabı öncelikle üreticiler olacaktır.
Çünkü kooperatif dağınık,örgütsüz ve çaresiz kesimlerin birleşme örgütüdür.Bu tanıma uyan da öncelikle Türk çiftçisidir.
Türk çiftçisi kooperatifler kurmamış mıdır?Evet kurmuştur.Ancak çok büyük bir çoğunluğu da batıp gitmiştir.Neden?
İşte bu yazı dizimizde pek çok sorunun cevabını vermeye çalışacağız.
İş adamının veya şirketlerin kooperatif çatısı altında birleşmeye ihtiyacı var mıdır?Evet vardır.Ancak Türkiye gerçeklerinde hiçbir iş adamı,parasını,gücünü,zamanını ve verimliliğini başkaları ile paylaşmaz,hatta kooperatifleri lüzumsuz ve bazen de düşman kuruluşlar olarak görürler.
Akla yatık olmayan bir bilgi sunalım:İlk kooperatifçilik düşüncesi İngiltere’de 1816 yılında Robert Owen isminde bir fabrika sahibinden çıkmıştır. Bu fikrin etkisinde kalan ve sonraki yıllarda Owenist düşünceye sahip olan 28 dokuma işçisi birleşerek bir tür tüketim kooperatifi kurmuşlardır (Koç, 2001: 11-12).
Tüm batı dünyasında olduğu gibi ülkemizde de kooperatifçilik,devlet eliyle kurulup gelişmeye çalışmıştır.Çünkü bazı devletler sosyal patlamaları önlemek,verimi yükseltmek amacı ile kolektif üretime eğilim göstermişlerdir.
Ülkemizde ilk kooperatifçilik hareketi 1863’de Mithat Paşanın öncülüğünde kurulan Memleket Sandıkları; sonraki yıllarda dönüştüğü Menafi Sandıkları ve Ziraat Bankası ile başlamaktadır.
Bunu Ege Bölgesinde incir üreticilerini kapsayan ve 1914 yılında kurulan ve bir kredi örgütü olarak nitelendirilen Milli Aydın Bankasının Kooperatif Aydın İncir Müstahsilleri Şirketi takip etmektedir.Bu girişim İttihat ve Terakki Hareketi’nin milli ekonomi politikalarının bir uygulamasıdır.
Cumhuriyet döneminde ise, 1924 yılında ki bu gerçek anlamda bir kooperatifçiliği temsil eden 498 sayılı İtibari Zirai Birlikler Yasası’nın çıkarılması, bir başlangıçtır.
1929 yılında 1470 sayılı Zirai Kooperatifler Yasasının çıkarılması, kooperatifçiliğin ilk yasal alt yapısını oluşturmaktadır.
Geniş bir zaman aralığında farklı kooperatifler Türk ekonomi hayatında yer aldılar:
1925 yılında İstanbul’da Ayakkabıcılar Küçük Sanat Kooperatifi, 1927’de Ankara Memurlar Tüketim Kooperatifi, 1934’de Ankara bahçeli evler Yapı Kooperatifi, 1951 yılında Esnaf kefalet Kooperatifi, 1956 yılında 6762 sayılı Türk Ticaret kanunun tarım kredi ve satış kooperatifleri hariç tüm kooperatifleri kapsamına alması, kooperatifçilik tarihinin ilkleridir.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.