Ülkemizin sahil kesimleri hariç olmak üzere üzümde 2015-2016 sezonu ciddi sıkıntılar ile başladı. Şubat ve nisan aylarında görülen iki don olayı, rekolteyi ciddi şekilde azaltmış ve üretici üzerinde ciddi şekilde bir fiyat beklentisi oluşturmuştu.
Fiyatlar üzerinde ilk spekülatif hareketler tüccar ve ihracatçı tarafından taze sofralık üzümlerde başlatıldı. Don ve dolu dolayısıyla özellikle Alaşehir ve Sarıgöl’de meydana gelen dramatik rekolte kaybı, bu kesimlerin ilk anda paniklemelerine yol açtı. Sofralık üzümlerde piyasalar2,50-3 TL aralığında açılmışken, özellikle Alaşehir’de bu kesimler tarafından oluşturulan geçici bir tröst, kaparolarını yakma bahasına bağlantı sağladığı üzümlerle ilgili olarak anlaşmalarını bozdu. Üreticinin elindeki üzümün fiyatını kırmak için alımdan vazgeçtiler. Üreticinin paniklemesinden yararlanarak da fiyatları 1,30-1,50 düzeyine indirdiler.
BİLİNÇLİ DÜŞÜRÜLÜYOR
Kuru üzümde de benzeri olaylara rastlandı.
Üzüm fiyatları 6 TL seviyelerine kadar yükseldi ancak daha sonra kademeli olarak geri çekilen fiyatlar dolayısıyla eldeki stok maliyeti hep yüksek olarak kaldı ve önemli zararlar oluştu. Standart 9 nolu üzümlerde fiyatlar 5,00 TL seviyelerinde işlem görmeye başlayınca tüccar ve ihracatçıda bir miktar rahatlama oldu. Ancak bu fiyatlardaki karlar tüccar ve ihracatçıyı tatmin etmedi. Kuru üzüm bu seviyeleri koruyamadı. Tekrar 4,60 TL seviyeleri test edilmeye başlandı fakat bu fiyatlara ciddi tepkiler meydana geldi.
2014 sezonunda 328 bin ton olan kuru üzüm rekoltesi, borsa, tüccar ve ihracatçı tarafından mübalağalı bir şekilde 197 bin ton olarak tahmin ve takdim edilmeye başlandı. Gerçekte ise rekolte 160 bin tonlarda gerçekleşmiştir. Yapılan tahminlerde taze üzüme giden sultaniye ve benzeri cinsler dolayısıyla kuru üzüm rekoltesinin daha aşağılarda gerçekleşeceği dikkate alınmamıştır.
DON VE DOLU REKOLTEYİ AZALTTI
Özellikle Manisa merkezine bağlı Muradiye, Karaağaçlı, Güzelköy, Yeşilköy ve Çobanisa bölgesi bağ alanlarında, ilkbahar geç donu zararından kaynaklı yüksek verim düşüklüğü, tahminlere yeterince yansımamıştır. Çal, Ahmetli, Sarıgöl, Alaşehir başta olmak üzere don ve dolu zararlı bölgelerde yaşanan verim düşüklükleri yeterince dikkate alınmamış, yaş üzüme ayrılan bölge oranlarında değişiklikler çok az miktarda yapılmıştır.
Türkiye Ziraat Odaları Birliği ise yaptığı değerlendirmede martta yaşanan düşük sıcaklık, nisan ayındaki don ve hazirandaki dolu afetleri dolayısıyla yaklaşık 450 bin dekardaki bağlarda çekirdekli üzümde zararın yüzde 50-80, çekirdeksiz çeşitlerde ise yüzde 50-70 arasında olacağını tahmin etmiştir.
TARSİM eksperleri ise Manisa’da üzüm yetişen birçok yerde hasar tespiti için çalışmalar yaptıklarını, rekolte kaybının yüzde 55-60’a ulaştığını bildirmiştir. Arazide yapılan çalışmalar sonucunda kaybın büyük olduğunu, geçen yıla göre bu sene üzüm fiyatlarının daha da yukarı çıkacağını ifade ettiler.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.