Takip Et

TARIMA VE KALKINMAYA ADANMIŞ BİR ÖMÜR: İRFAN YILDIRIM-2

Yazı dizimizin konusu olan İrfan Yıldırım’ın babası Mehmet Nedim Bey 1895 gibi Osmanlı Devleti’nin ve Aydın’ın en zor dönemlerini yaşadığı 1895 yılında Kuyucak’ta doğmuştur.

O dönem oldukça zordur, çünkü 1895 yılı Aydın’ın yaşadığı en yıkıcı ikinci depremin senesidir. İkinci deprem ise 9 şiddetindeki 1899 depremidir. Birinci deprem öğleye yakın saatlerde ve 9 şiddetinde olduğu ve merkez üssü Aydın civarı olduğundan dolayı Kuyucak civarında daha az etkili olarak hissedilmiştir. Ancak 1899 depremi Söke-Fethiye-Uşak arasındaki pek çok köy ve kasabayı haritadan silerken Mehmed Nedim Bey henüz 4 yaşındadır. Bunun da anlamı servetini kaybetmiş pek çok aileden birisine mensup olmasıdır.

Savaş, açlık, kıtlık ve hastalıkların iki yüz yıldır Anadolu’yu nasıl kahrettiğini uzun uzun anlatmanın bir gereği de yoktur.

Mehmet Nedim Bey henüz yirmisine girmeden askere alınır. Balkan Harbi’ne katılır, esir düşer ve nihayet 1912’de yurda döner.

Savaş yılları sakat kalan askerlerin hayata tutunmalarını sağlamak amacı ile Almanya ile ortopedik protez üretimi projesi hayata geçince Mehmet Nedim Bey bu ekiplerden birisinde yer alarak ilk teknik deneyimine adım atmış olur.

Bu deneyimini Sağlık Bakanlığı'nda çalışarak değerlendirir.

Ardından Kuyucak’a döner; ancak Kuyucak kendisine atılımları için dar gelmektedir. Nazilli’ye yerleşerek iş hayatına atılır. Yunanlılarca yakılmış Nazilli’nin imar ve tamirinde önemli roller üstlenir.

Ardından Nazilli ve Türk uygarlığının önemli meslek dallarından olan soğuk demircilik işine girse de geniş ufku daha fazla üretime yönlenmesini sağlayacaktır.

19. Yüzyılda hızla gelişen Ege pamuk tarımı için sulama sistemlerini geliştirmeyi düşünmüş, sulama sistemine küçük moto pompları sokarak ticari hale gelmesini sağlamıştır. Bu da bir sulama sistemiyle günlük sulama miktarının 50-60 dekara yükselmesi anlamına gelmekteydi.

Nazilli Uzun Çarşı’da beyaz eşya mağazası açar; drenaj kanalları, feslek regülatörü yapımı, ılıca işletmeciliği ve nihayet o günün şartlarında büyük çapta tarımsal üretime girer.

Pamuk üretiminin entegrasyonunu amaçlayan çırçır, oto tamirciliği, yedek parça satışı, ana bayilikler o dönemdeki başarılı olduğu iş dallarıdır.

İrfan Yıldırım, işte böyle bir babanın oğludur. 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.