DP döneminde tüm seçilmiş tarım ürünlerinin fiyatlarında değişik oranlarda artışlar yaşanmıştır. DP döneminin başlangıcında 1 kg arpa 0,18 TL, 1 kg buğday 0,28 TL, 1 kg mısır 0,20 TL, 1 kg kuru fasulye 0,40 TL, 1 kg mercimek 0,35 TL, 1 kg nohut 0,30 TL, 1 kg pamuk 2,12 TL, 1 kg şeker pancarı 0,09 TL, 1 kg tütün 2,06 TL ve 1 kg patatesi 0,20 TL’dir. 1960 yılına gelindiğinde arpanın fiyatı 0,49 TL, buğday 0,59 TL, mısır 0,53 TL, kuru fasulye 1,65 TL, mercimek 1,42 TL, nohut 1,02 TL, pamuk 2,22 TL, şeker pancarı 0,15 TL, tütün 4,39 TL ve patates 0,55 TL olmuştur (1).
1950 yılında pamuk ve tütün fiyatları aynı seviyede (pamuk 2,12 TL, tütün 2,06 TL) iken, 1960 yılına gelindiğinde tütün fiyatlarındaki artış pamuk fiyatlarındaki artıştan çok fazla olmuştur. 1960 yılında pamuğun fiyatı 2,22 TL iken, tütün fiyatı 4,39 TL olmuştur. Buna ilaveten, grafikte dikkat çekici bir diğer husus da, pamuk ve tütün dışındaki diğer tarım ürünlerinin fiyatlarının 1956 yılına kadar görece sabit iken, 1956 yılından itibaren fiyatlarda hızlı bir artış yaşandığıdır(2).
DP döneminde, çiftçinin eline geçen fiyatlar açısından fiyatı en çok artan ürün kuru fasulye (%312,5), fiyatı en az artan ürün ise pamuk (%4,72) olmuştur. Aynı dönemde arpa fiyatları %172, buğday fiyatları %111, mısır fiyatları %165, mercimek fiyatları %306, nohut fiyatları %240, şeker pancarı fiyatları %67, tütün fiyatları %113 ve patates fiyatları da %175 artış göstermiştir(3).
Söz konusu dönemde tarım alanında kullanılan traktör ve biçerdöver sayılarına bakıldığında önemli bir artış yaşandığı görülmektedir. 1952 yılında Türkiye’de 31.415 adet traktör ve 3.222 adet biçerdöver bulunmaktadır. 1952 yılından itibaren traktör sayısında hızlı bir artış yaşanmış ve dönem sonuna gelindiğinde 1960 yılında traktör sayısı 42.136’ya ulaşmıştır. Benzer şekilde, biçerdöver sayısında da 1952-1960 arası dönemde %72 artış yaşanarak 1960 yılı sonunda biçerdöver sayısı 5.554’e ulaşmıştır. Ancak dikkat edilecek olursa; traktör sayısında 1950’li yılların ikinci yarısından itibaren bir düşüş olduğu görülmektedir. 1956 yılından traktör sayısındaki artış sadece 417 iken, özellikle 1957-1958 yıllarında traktör sayısından bir azalış söz konusudur. DP döneminin ikinci yarısından itibaren başlayan ithalat zorluklarının traktör parçası alımına da yansıması bunun en önemli nedenidir. Buna ilaveten, traktör kullanımı, bakım ve onarımı, sürücü desteği gibi yan hizmetlerin az olması; nitelikli işgücü, gübreleme ve sulama gibi alanlardaki gelişmeler de traktör sayısıyla aynı oranda olmadığı için traktörden alınan verimde düşüş olmuştur. Tarımda önemli ölçüde kantitatif ve kalitatif gelişmeler olmasına rağmen, köylünün teknik bilgi seviyesi istenilen ölçüde geliştirilmediği için tarıma giren makineler bir süre sonra üretim dışında kalmıştır(4).
1950-1960 döneminde canlı hayvan sayısın da ciddi artış yaşanmıştır. Söz konusu dönemde, koyun sayısı 23 milyondan 34,4 milyona, keçi sayısı 184 milyondan 24,6 milyona, sığır sayısı 10,1 milyondan 12,4 milyona ve manda sayısı da 947 binden 1,1 milyona yükselmiştir. Genel olarak, 1950-1960 döneminde koyun sayısında %49,30, keçi sayısında %33,40, sığır sayısında %22,84 ve manda sayısında %20,28 artış meydan gelmiştir. Hayvancılıkta meydana gelen artışın bir sonucu olarak, süt üretiminde de önemli miktarlarda artış kaydedilmiştir. 1950 yılında 3.172.735 ton olan süt üretimi, 1960 yılında 800 bin tondan fazla artarak 4.192.320 tona yükselmiştir. (5).
1951 ve 1952 yıllarında artış gösteren süt üretimi, 1953 yılında %3, 1954 yılında da %24 düşüş göstermiştir. 1955 yılında %35 gibi yüksek bir artış kaydeden süt üretimi, sonraki yıllarda tekrar düşüş göstermiştir. Genel olarak, 1950-1960 döneminde süt üretimi ortalama yıllık %4 artış göstermiştir
(1): TÜİK,Bkz Sungur,agt.s13.
(2):TÜİK,Bkz Sungur,agt.s14.
(3): TÜİK,Bkz Sungur,agt.s14.
(4). (Erdoğan, 2008: 90-91).
(5): TÜİK,Bkz Sungur,agt.s16.
(6): TÜİK,Bkz Sungur,agt.s16.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.