Önceki yazılarımızda, pamuk üreticisinin içinde bulunduğu durumun resmini çizmeye çalıştık. Bu yazımızda da çözümler üzerinde duralım.
Öncelikle bilinmelidir ki pamuk petrol, doğalgaz, kömür, altın, çelik gibi stratejik bir üründür. Tabii ki her stratejik üründe olduğu gibi üretici ve ithalatçı devletler bu ürünün ticaretini de kendi çıkarları doğrultusunda kullanmak isteyeceklerdir ve kullanmaktalar. Özellikle ABD ve Çin bu alanda oldukça başarılılar. Biz ise kaderimizi tamamen ithalatçı, iplikçi ve konfeksiyoncunun eline bırakmış durumdayız.
2000’li yılların başında iken ülkemizde yaklaşık 130 bin olan pamuk üreticisi sayısı 75 bin düzeyine gerilemiştir.
Aynı dönem içinde Ege Bölgesi’ndeki pamuk üreticisi sayısı 65 bin’den 15 bin’e düşmüştür.
Ekonomi Bakanlığı Batı Anadolu Bölge Müdürlüğü’ne bağlı faal çalışan çırçır fabrikası 210’dan 107’ye düşmüştür.
Uzun yıllar Dünya pamuk üretiminin %4,5 oranındaki miktarını üreten Ülkemizin yüksek üretim maliyetleri sebebiyle dünya üretimindeki ağırlığı %2,5 oranına gerilemiştir.
Üretic iise şaşkın vaziyette. Tuzlu topraklar dışında kalan pamuk üreticisi mısır ekimine geçtiği gibi pamuktan mısıra kaçış önümüzdeki 2015/2016 sezonunda hızlanacak gibi görünüyor. Bundan kim zararlı çıkacak? Tabii ki önce üretici kesim sonra devlet. Mısırın daha geniş alanlarda ekilmesi mısır tüccarının işine gelmektedir. Onlar için bu durum biçilmiş kaftan. Fiyat kırmak için bulunmaz fırsat olacak.
Devlet açısından durum daha vahim. Pamuğun o kadar geniş kullanım alanı var ki yarattığı KDV nerdeyse kütlü pamuk satış fiyatını katlamakta.55 kuruşluk destekleme yarattığı KDV nin yanında solda sıfır kalmakta.(Ama Maliye Bakanlığı yetkilileri için 55 kuruş 1 TL’ye çıkarsa bütçe çöker).
Türkiye 2012/2013 sezonunda 10 ayrı ülkeden yaklaşık 1 milyon 514 bin ton pamuk ithal etmiştir. Bu ülkeler ABD 456 bin, Türkmenistan 104 bin 500,Yunanistan 104 bin 500, Brezilya 56 bin 400,Tacikistan 30 bin 600, Suriye 21 bin 450, Hindistan 7 bin 500, Özbekistan 5 bin 600, Azerbaycan 5 bin, Arjantin 4 bin 700, diğer ülkeler 17 bin 750 ton olarak karşımıza çıkmakta. Bu kadar ithalata ödenen döviz miktarı ise 1 514 000 000 USD’dir.(Yani bir milyar beş yüz on dört milyar Amerikan Doları).
Devlet pamuk ekimi azaldıkça ithalata ödenen dövizin yukarı çıktığını görecek. Tahminimce 2015 yılında pamuk ithalatına ödenen döviz miktarı 2 milyon 250 bin USD civarında olacak. 2015 yılında pamuk üretiminde azalmanın yüzde 10 civarında olması hiç kimseyi şaşırtmamalıdır. Buna karşılık Türkiye’de tekstil sektörümüzün ihtiyacı olan kütlü pamuk miktarı 1,5 milyon tonun üzerinde olacaktır.
Pamuk sektörü nereye doğru gitmektedir, sorusunun cevabı yukarıdaki paragraflarda geçmiş yazılarda verilmiştir. Bu gidişten hem devlet hem de üretici kaybederken alınan tedbirler var mıdır? Ne yazık ki evet diyemiyoruz.
Yarın, pamuğun özlenen yere gelebilmesi önerilerimizi sunacağız.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.