Takip Et
  • 23 Ekim 2020, Cuma

BABAN GİDERSE…

Tam 36 yıl olmuş. Dile kolay… Dün 22 Ekim Perşembe babamın ölüm yıldönümüydü. 36 yıl dün gibi geçmiş. Babaya mektup yazmak daha önce hiç aklınıza geldi mi? Babamıza içimizdeki duyguları aramızdan kaç kişi söyleyebilmiştir. Şimdi düşünün babamıza duygularımızı aktaran birkaç satır onu ne kadar mutlu edecektir. Her ne kadar babamıza mektup yazmak hiç kolay değil diye düşünsekte, sevdiklerimize karşı hislerimizi söylemeli, onları mutlu etmeliyiz. Babanızın mektubu okurken gözlerinin nasıl parlayacağını hayal edin ve onun için bir mektup yazmaya başlayın. Ben bunu sağlığında yapamamanın acısını yıllardır yüreğimde hissediyorum. Şimdi o görevi yerine getirmek istiyorum. Dilerim ki bu satırlar yerine gider.

Sevgili babacığım,

Baba… Söylemesi ne kadar kolay bir kelimeyse anlatması o kadar zor bir söz benim için. O kadar büyük anlam içeren bir söz nasıl anlatılabilir ki. Hangi sözcükler ifade edebilir bir babanın sevgisini, fedakârlığını, şefkatini, azmini,

Sen benim için her şeysin baba. İlk adımlarımı atarken benim yanımda sen vardın, ilk sözcükler ağzımdan çıkarken bana gülümseyen sendin.

İlk doğum günümü seninle kutladım, ilk kez bisiklete birlikte bindik. Hep ilklerimde sen vardın. Hayata adımlarımı atarken hep öğreten, destekleyen, cesaretlendiren sen oldun. Başarılarıma en çok sen sevindin. Kötü günümde, üzüntülerimde hep benim yanımda oldun. Ağlanacak bir omuz, sarılacağım bir kucaktın benim için. Başarısızlıklarımda bana pes etmemeyi, kazanma azmini, çalışmanın önemini sen öğrettin.

İnsanlara saygılı olmayı, sevmeyi, şefkat göstermeyi, yardımlaşmayı, fedakârlığı sen gösterdin. Dürüst, karakterli bir birey olmanın önemini bana sen anlattın. Düşünüyorum da baba, beni ben yapan sensin. Beni sevgiyle, şefkatle, sabırla adım adım büyüttün ve bu günlere ulaşmamı sağladın. Şu an özgüveni yüksek, kendine güvenen sevgi dolu ve azimli bir bireysem bu senin sayende.

Her çocuğun bir kahramanı vardır, hep yanında olan ona güven veren, koruyup kollayan, hayata hazırlayan. Benim kahramanımda sensin baba. Beni hep sevdin, kolladın, gözün gibi baktın. Her başım sıkıştığında sana koşarım, yapamadığım bir şey olursa sana gelirim. Bilirim ki sen hep arkamdasın. Sana her ihtiyacım olduğunda hissedip geldin.

Üzülmüşsem üzüntümü giderdin, düşmüşsem ayağa kaldırdın. Hiçbir hatamda beni yalnız bırakmadın.

O kadar çok anımız var ki… Hiç birini unutmadım baba, hepsini yüreğimin derinliklerinde saklıyorum, hiç unutmamak için. Bana öğrettiğin her şey sanki ruhumun bir parçası oldu. Benim bir parçam oldun.

Biliyorum sana olan sevgimi ifade etmekte zorlanıyorum. İçimden geçenleri söyleyemiyorum açık açık ama bil ki benim için çok değerlisin

Bu dünyada bana yol gösteren en önemli kılavuz oldun. Hiçbir zaman senin öğrettiklerinden ayrılmadım. Çok hatalarım oldu tabi ki ama hep senin dediğin gibi ders çıkarıp aynı hataları bir daha tekrarlamadım.

Sağlığında hep yanımdaydın, 36 yıldır rüyalarımdasın. Bundan sonra da hep birlikte olacağız baba! Kalbimde yerin o kadar büyük ki ifade edemiyorum. Sana karşı o kadar minnettarım ki. Sonsuza kadar hep benim yanımdasın. Seni tüm kalbimle, tüm benliğimle seviyorum.

Rüyalarımda devamlı kal baba…

Yazıma ünlü şair Can Yücel’in şiiriyle son vermek istiyorum.

“Baban giderse

Başı dumanlı dağın gider

Atan gider, sırtın gider

İki kapılı bu handa

Menzile erişen yolun gider

Baban giderse

Darda yetişen elin gider

Aklın gider, canın gider

Şu dağlanmış yüreğinde

Çocuk kalan yanın gider

Baban giderse

Öpülecek elin gider

Bayram gider.”

Hepinize iyi hafta sonları değerli Denge okurları.

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.