Takip Et
  • 21 Şubat 2020, Cuma

VEKÂLET SAVAŞLARI

Artık büyük devletler arasında silahlı çatışmalar göremeyeceğiz. Amerika vekâlet savaşlarıyla istediğini elde ediyor. Vatandaşlarını ateşe atmıyor. Dünyanın acımasız kabadayısı Amerika tüm dünyayı hizaya getirmeye uğraşıyor.

Koskoca Çin’i bir virüs vurdu ve ne hale getirdi görüyorsunuz. Bu durum önceden söylenseydi kimse inanmazdı.

Türkiye’ye insanlık dersi vermeye kalkışan ABD, yıllardan beri “müttefik” maskesi altında her türlü gizli oyunlarını sahneleyip perde arkasında da yönetmesini iyi biliyor…

60.71.80 ve 15 Temmuz darbelerindeki parmak izlerini unutmadık…

Ve hala FETÖ terör örgütünü ve elemanlarını korumaya devam edişini de…

Bizlerin on parmak izini alan ABD’nin darbeye karışan tüm suçlulara kapılarını sonuna kadar açtığını da…

Bizi yıllardan beri sevimli yüzüyle oyalayan ABD’nin gerçek yüzünü her geçen gün biraz daha görüyoruz…

ABD’nin halkıyla bu ülkenin bir sorunu yok. Sorun, ülkeyi yönetenlerin yanlış stratejileri ve anlayışları.

Her yıl 24 Nisanlar da “soykırım” iftirasıyla Türkiye’yi dünya kamuoyu önünde zor durumda bırakmaya çalışan ABD’nin tarihteki soykırım ve katliamlarının bir kısmına şöyle bir göz atalım: Kızılderilileri katleden, Afrikalıları köle olarak kullanan, Japon halkına atom bombası atan, sınırlarının dışındaki her ülkenin işgalinden ve katliamlardan sorumlu olan ABD’nin yaptıkları elbette bunlardan ibaret değil. 1973 yılında Şili’de Amerika CIA destekli bir darbe ile cumhurbaşkanı Salvador Allende’nin devrilmesiyle 17 yıl ülkeyi yöneten pinochet döneminde 80 bin insan hapse atıldı, 30 bin işkence gördü, yaklaşık 5 bin Şili’li sivil hayatını kaybetti. Arjantin’de ABD tarafından silahlandırılan rejim, 1974-1983 yılları arasında ülkede 30 bin insanı öldürdü.

1977 yılında ABD, El Salvador’daki askeri yönetime destek verdi. 70 bin Salvadorlu öldürüldü.

1980 yılında CIA, Afganistan’ı işgal eden Sovyet güçlerine karşı savaşmaları için Usame bin Ladin örgütünü eğitti. 3 milyar dolar yardım etti. Ve İran-Irak savaşında 700 bin kişinin ölümü…

ABD Saddam Hüseyin’i destekledi, daha sonra da yakalayıp idam ettirdi. 1994 senato raporuna göre 1985-1989 arası lisanslı biyolojik ve kimyasal silahlarını da Irak’a gönderen de yine ABD. 1981 yılında Başkan Reagan yönetimi, Nikaragua “Kontra”larını eğitti. Nikaragua’da Amerika Birleşik Devletleri tarafından desteklenen ve finanse edilen devrim karşıtı kontraların başlattığı bir iç savaş ile 50 bin sivil hayatını kaybetti. Lübnan’da 14 bin deniz piyadesi binlerce kişiyi katletti.

Ekim 1983’te dönemin ABD Başkanı Reagan, Grenada’ya askeri müdahale yaptı ve yüzlerce kişi öldü.

Orta Amerika’daki ABD destekli otoriter rejimler, Reagan’ın görevde olduğu iki dönem boyunca 300 binden fazla insan öldürüldü.

1989 yılında Amerika’nın Panama işgali sırasında Noriega tutuklandı. 3 bin Panama’lı sivil öldürüldü.

1991 yılında ABD, Kuveyt’in işgali üzeri Irak’a girdi. 85 bin ton bomba atıldı. Ürdün Kızılay’ına göre savaşta 113 bin sivil Irak’lı öldü. 1991’den 1998’e kadar ise kötü beslenme ve hastalık nedeniyle yarısından fazlası çocuk olmak üzere bir milyonun üzerinde Irak’lı hayatını kaybetti.

Amerikan askerleri NATO operasyonları çerçevesinde Balkanlar’a müdahale etti ve Yugoslavya’nın bölünmesinden sonra ortaya çıkan etnik çatışmaların bir parçası oldu. 1992’den 1995’e kadar süren “Bosna savaşı” boyunca 250 binin üzerinden Müslüman Boşnak, Sırplar tarafından öldürüldü. CIA tarafından eğitilen, örgütlenen Usame bin ladin’in 11 Eylül 2001 yılında dünya ticaret merkezi, Pentegon ve Beyaz Sarayı hedef alan saldırılarından sonra Amerika, Afganistan’a işgal etti. 2001 yılında El Kaide’nin saldırısına karşılık olarak Amerika, bu işgal sırasında Afganistan’da 150 bin sivilin ölmesine neden oldu.

2003 yılında Irak’a savaş ilan etti. Bir milyondan fazla Irak’lı öldürüldü. 4,7 milyon Irak’lı evini terk ve savaşa gerekçe olarak gösterilen kitle imha silahları ise büyük büyük bir yalan olarak ortaya çıktı. Suriye’de ise YPG ve PKK’ya büyük silah ve para desteği sağlayan Amerika sonra da Ankara’ya gelerek Türkçe olarak: “Şehitlerimiz var üzüntülüyüz sizi destekliyoruz” diyebiliyor. Yemezler!

Tüm bu yaşananlara rağmen bizi hala soykırım yapmakla suçlayan ABD yönetimine bu ülkenin tüm üniversiteleri ve aydınları bir araya gelerek belgelerle bilimsel bir çalışmayı ortaya koymak zorundadır. Aksi halde herkes duvarlarımızı kanla boyamaya devam edecek…

Hepinize iyi hafta sonları sevgili Denge okurları. 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.