Takip Et
  • 23 Haziran 2023, Cuma

BAYRAMLAR

Önümüz bayram..

Bayramlar insanda etrafını mutlu kılmak için her türlü özveriyi seve seve, isteye isteye yapma duygusu uyandırır. Açıklaması zor, insanın mayasında var olduğu farz edilen duygu stokunu, vicdan stokunu dostluk, kardeşlik, akıl, insan ilişkisi, kan davasını unutma, düşmanını bile sevebilme stoklarının istiflendiği göz ile görülmez, el ile tutulmaz, gizli ambarların kapıları bayramlarda açılır. Gece ay, aynı ay, gündüz güneş, aynı güneş, dünya aynı dünya, toprak aynı toprak, kainat aynı kainat...

Dolayısıyla gün aynı gün. Fakat bayramlar: “Gürültü patırtının ortasından şu birkaç gün içinde uzaklaş sessizce, sükunetle dolaş, sessizliğin içindeki huzuru bul ve onu yaşa, herkesle dost olmaya çalış, sana bir kötülük yapıldığında verebileceğin en iyi karşılık, unutmak olsun." Duygusunu uyandırır. Milli bayram ya da dini bayram farkı var mutlaka...

Ancak kırk kapılı ambarlarda stoklanmış duyguların dışa vurmasında bayram günleri, kilidi açan anahtar oluveriyor. İnsanın içinde şöyle bir düşüncenin çiçeklenmesine bahçıvanlık ediyor. Bağışla ve unut. Başkalarına kulaklar ver. Aptal ve cahil oldukları zaman bile dinle ve anla insanları, çünkü herkesin öyküsü kendince önemli ve kıymetli hani hayatım Roman olur derler ya işte öyle...

Yalnız yapmayı düşündüğün projelerin, planların değil bugüne kadar başardıklarının da tadını çıkar. Olduğun gibi görün ve göründüğün gibi ol. Sevmiyorsan eğer sever gibi yapma. Çevrene, tanıdıklarına önerilerde bulun fakat asla hükmetmeye kalkma, insanları yargılarsan onları anlamaya, kavramaya, sevmeye, sarılmaya zamanın kalmaz.

İnsanlığın sevgi konusunda yüzyıllardır öğrenebildiği bir çöldeki tek bir kum taneciği bile değildir. İnsan eğer insanlığın üstüne çıkmazsa çok adi ve iğrenç yanı hemen açığa çıkar. Bayramlar insanların adi, iğrenç, dayanılmaz, kaprisli yanlarını siyah bir perde gibi örtüyor, gizliyor. Bayramlar, kirlenmiş, çürümüş, bencilliğe ve iğrençliğe batmış insanı arıtmak için dini ahenk ve rahmet aşılaması da yapıyor. Çürümüş, kirlenmiş insan bile, "Bundan 2000 yıl önce bir tapınak üzerinde yazdığı gibi, hayatta kaybedebilirsin, fakat kaybetmeyi ahlaksızca bir kazanca tercih et. Kaybetmenin acısı biran, fakat ahlaksızca kazanmanın acısı bir ömür boyu sürer. Bazı idealler o kadar değerlidir ki, o yolda mağlup olman bile zafer sayılır, galip sayılır doğru yoldaki mağlup misali...

Bu dünyada bırakacağın en büyük miras doğruluk ve dürüstlüktür. Konfüçyüs'ün dediği gibi, zenginlik ve Şeref herkesin istediği şeylerdir. Eğer bunlar doğru yolda kazanılmazsa, pek çabuk kaybedilir. Fakirlik, garibanlık, yoksulluk, düşkünlük insanların kendine konduramadığı, istemediği ve nefret ettiği şeylerdir. Eğer insanlar dürüst davranmazlarsa bunlardan kendilerini soyutlamalarının imkanı yoktur, diye düşünmeye başlıyor. İçi kirli insan, içi temiz İnsan bayramda fark gidiyor, kayboluyor.

İnsanlar birbirlerine sarılıp, birbirlerinin bayramını neşe, mutluluk içinde kutluyorlar!

Bayramlar, insanın mayasında olduğu varsayılan duygu stokunu, dostluk, kardeşlik, akıl, insanlık, kan davasını unutma, düşmanını bile sevebilme stoklarının istiflendiği kırk kapılı sevgi ambarlarının kilidi açan anahtar. Tüm hayatınız bayram gibi olsun. Geçmiş ve gelecek bayramlarınız kutlu olsun. Eviniz, aileniz neşeyle dolsun. Yazıma çok sevdiğim İbo'nun okuduğu Balonlarım Vardı şarkı sözü ile son vermek istiyorum:

"Benim balonlarım vardı

Onları kimler aldı

Mutlu bayramlar vardı

Kim bilir nerelerde kaldı

Dostumdu benim balonlar

Çocuklar beni anlar

O çocuklar ve o balonlar

O çocuk yüzlü bayramlar şimdi neredeler

Hani nerde çocuklar, o çocuksu sevgiler

Gitti mi yoksa yine gelir mi o günler

Nerde kaldı masallar sevgiler öğütler

Söylenen bütün masallara inanırdık

Onlar mı bizi kandırdı biz mi aldandık

Bayramları bekler, bayramları yaşardık

Bayramlar mı eskidi, bizler mi yaşlandık?

Hepinize iyi hafta sonları, mutlu bayramlar diliyorum değerli Denge okurları. 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.