CHP Aydın Milletvekili Hüseyin Yıldız’ın önergesi kabul edilmediği için konu, TBMM gündemine gelemedi.
Ne zaman Aydın’da gündem değiştirmeye ihtiyaç duyulsa, siyasetçilerimiz ve bazı STK temsilcilerimiz varlık göstermek istese açıyor konuyu...
Yıldız’ın önergesine muhalefet etmek için AK Parti Aydın Milletvekili Abdurrahman Öz’ün, TBMM kürsüsünde yaptığı konuşmada vurguladığı, “İncirimiz ve jeotermalimizle bir arada yaşamak zorundayız” sözü de çok doğru.
Buharkent Belediye Başkanı Mehmet Erol’un, “Dünyada incir savaşları yok ama enerji savaşları var, ülkemiz için son derece önemli bu kaynağı yok sayamayız” düşüncesine ben de katılıyorum.
Recep Yazıcıoğlu’nun yıllar önce bu doğal zenginlik için çırpınmasının ne denli doğru olduğunu günümüzde yaşananlar zaten gösteriyor.
Hüseyin Aksu’nun hazırladığı AY-JE projesi ve bu konuda adım atmış olması o zaman engellenmemiş olsa...
Ne yaparsak yapalım, incirimize zarar da verse jeotermalden elektrik üreten dönüşüm santrallerinden kurtulamayız. Bu da gerçek.
MÜTHİŞ KAR VE 4 YILDA AMORTİ
Katıldığımız televizyon programında Aydın’da 4 tane faal santrali bulunan MB Holding Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Balat, “Bu tesisler 100 milyon dolara mal olan büyük yatırımdır. İlk tesisi kuracağımız zaman dünyada kapısını çalmadık finans kuruluşu bırakmadık, çok zor kredi bulduk. Şu an dördüncü tesis yapıyoruz, son yatırım için çok sayıda finans kuruluşu bizim kapımızı çaldı, biz seçim yapmak durumunda kaldık” dedi. Balat’a, bir santralin kaç yılda kendini amorti ettiğini sorduğumda; “dört yılda” yanıtını aldım.
Anlaşılacağı üzere; jeotermal enerjiden elektrik üreten bir santral yılda 25 milyon dolar kar ediyor ve 100 milyon dolarlık yatırım dört yılda kurulum masraflarını çıkarıyor.
Aydın’ın altından çıkan bu enerji kaynağından böylesine büyük bir kaymağı götüren firmalar Aydın’a ne veriyor?
Aydın’da yaptıkları harcamalar, bazı bürokratların terfi etmesini sağlayacak birtakım etkinliklere sponsor olmanın ötesine geçiyor mu?
FEDAKARLIĞIMIZIN KARŞILIĞI NE?
Kaç tane hastane, okul ya da cami yaptırdılar?
Karlılık oranına göre sağladıkları istihdam rakamları nedir?
Bu sorulara çok daha fazlasını eklemek mümkün.
Farz edelim; jeotermal incirimize, arazilerimize ve çevremize zarar vermiyor...
Ülkemiz için son derece stratejik öneme sahip bu enerji kaynağının çıktığı ilimize ne faydası var; biri çıkıp açıklasın.
Aydın vergi dairelerine kayıtlı olmayan firmalarınki hariç olduğu halde her yıl, aldığı yatırımdan kat be kat fazlası vergi ödeyen ilimizin bu konudaki fedakarlığının karşılığı ne?
Türkiye’de birçok ilde ihtiyaç olmadığı halde yapılan ve atıl duran onlarca hava alanı varken, Çıldır Havaalanın gerekli mi, gereksiz mi olduğu tartışmalarına ne diyeceğiz? Bayındırlık birim fiyatlarına göre maliyeti 180 milyon TL olan bu havaalanı için 2 santralin 1 yıllık karı yetmiyor mu?
Her santral bir yıllık karından fedakarlık etse bölge hastanesi, havaalanı, otoban, stadyum vb. yatırımların hepsi gerçekleşmez mi?
Lütfen akıllı olalım.
Zararına engel olamadığımız jeotermalin Aydın’a ve Aydın halkına faydasını sorgulayalım. Aksi, ilimize ve bu ilde yaşayan hepimize hakaret olur, diye düşünüyorum.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.