Cuma günü bir firmanın çalışanlarının Efeler Belediyesi'ni basma hadisesinin bu kadar büyüyeceğini tahmin etmiyordum. Tüm hafta sonu başımın etini yedin. “Basanlar kim?”, “Sebebi ne?”, “Müsebbip kimler?” gibi onlarca soru ürettin.
Öncelikle, belediyeyi basanların kim olduğundan başlayalım. Emlek soyadlı, Aydın'a doğudan göç etmiş, içinden büyük müteahhitler ve farklı sektörlerde başarılı iş adamları çıkarmış bir aile. Bunların akrabaları olan, aynı şekilde şehirde büyük işler yapan başka soyadları taşıyan aileler de var. Organize olabiliyorlar.
Efeler Belediyesi'ni basma sebeplerinin, bürokratik işlerinin aksaması olduğu belirtiliyor. Bu işlerin hızlanması için rüşvet talep edildiği ve miktarının çok büyük olduğu gibi iddialar da dilden dile dolaşıyor. Basanların kim olduğunu ve sebebini anladın diye düşünüyorum.
Müsebbip meselesine gelince, içeriden ve dışarıdan herkesin yorumu ortak: Efeler Belediyesi'nde, Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu'nun kurduğu ekip kurumu yönetiyor. Ozan Çavuşoğlu'nun koordinasyonunda, Evrim Karakoz'un himayelerinde, Barış Altıntaş, Süha Bayırlı'nın gözetiminde, Ertuğrul Yamen'in aklıyla atanmışlar ve icraatlar yürütülüyor.
Olaylarla ilgili adı geçen imza yetkilisi başkan yardımcıları ve bürokratların adını anmama gerek yok. Balığın başının, Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu olduğunu şehirdeki birçok yorumcu yazıyor; siyasetçisinden iş adamına, şehrin kanaat önderleri konuşuyor.
“Efeler Belediyesi'nde işlem türüne göre kimilerine bank yapımı için kereste aldırılıyor, kimilerine çöp konteyneri, kimilerine de bilgisayar ve teknolojik cihaz bağışı yaptırtılıyor. Bunun için ruhsat ve izin işlemi olanların bu ihtiyaçlar için anlaşılan firmalara ödeme yaptırıldığı” gibi duyduğun şeyler yeni değil.
Efeler halkı Anıl Yetişkin’i belediye başkanı seçtiği için, senin de, müteahhitlerin de ilk diline doladığı kişi başkan oluyor. Seni geçiyorum. Böyle düşünmen normal ama müteahhitleri anlamış değilim.
Ne zaman Anıl Yetişkin’i düğünlerine çağırmışlar da adam gelmemiş?
Kim çocuğunun, yakınının nikahını kıymasını istemiş de yapmamış?
Düğünlerine katıldığında, kitlenin etnik olarak uygun düşen hangi dansa (zeybek, halay, horon) eşlik etmemiş?
Cenazeleri olmuş da acılarını paylaşmamış mı?
Açılış yapmışlar da kurdele kesmemiş mi?
Doğum günlerinde çağırmışlar da birlikte mum üflememiş mi?
Yaptıkları lokma hayrına davet etmişler de, servise yardım etmemiş mi?
Bunları çoğalt, çoğaltabildiğin kadar…
Lütfen biraz insaf. Anıl Yetişkin bu olayların hepsinde masumdur. Hatta mağdur.
Neden mi?
Müteahhitlerin dernek başkanı sıfatıyla gezen zatı muhterem, Eylül ortasında tişörtle geziyor. Anıl Başkan, bütün yaz, o aşırı sıcaklarda bile ceketini çıkarmadı be. Hiçbir şeyini görmüyorsan, akıttığı tere saygı duymalısın. Duymalıyız.
Doğru diyorsun;
Efeler Belediyesi'nde işler iyi gitmiyor. Aldırılan onca çöp konteynerine rağmen şehrin her yeri pislik dolu. Kurumun içi de, dışı da dedikodular, yolsuzluk ve rüşvet iddiaları ile kaynıyor.
Ama;
Anıl Yetişkin masum ve mağdur. Yukarıda izah ettim. Daha da ısrar etme, çok laf deliye söylenir.
Sen tanıdığım en akıllı insanlardan birisin, şekerim.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.