Biraz memleket meselelerini konuşmaya karar vermiştik dün. Sana bir şey söyleyeyim mi; ekonomi filan hallolur. Yeter ki birileri bu ülkeye ihanet etmesin. Terörü, hainliği beslemesin.
Bugünlerde FETÖ’nün devlet içindeki yapılanması konuları yeniden gündemde. Başka illerde, ülke genelinde tablo nedir bilemem. Aydın’dan bir okuma ve değerlendirme yapacağım.
Yaygın medyada bir çok yazarın, düşünürün ele aldığı bir konu. Siyasetçilerden ve akademisyenlerden de çeşitli uyarılar geliyor. Başka tarikatlar, STK’lar, meşru oluşumlar içine sızan FETÖ’cülerin devlet içindeki egemenliği tartışılıyor.
17-25 Aralık süreci sonrası FETÖ itirafçılığı diye bir olgu oluşmuş. Devletin istihbarat birimleri, kolluk ve yargı kurumları için örgütü çözmek adına bu itirafçılar faydalı da olmuş. Devlet de onları koruma altına almış.
Koruma altına alınan itirafçılar siyasi, bürokratik, ticari ve her türlü toplumsal olayda desteklenmişler de. 15 Temmuz sonrası yürütülen operasyonlar da önceden oluşanlara ilave yeni itirafçıların beyanları ile şekillenmiş.
Bank Asya’da hesap bulunması, Bylock kullanımı, Zaman Gazetesi aboneliği, çocuğu örgüt okulunda okuması, örgüte ait okul veya firmalarda çalışması, bazı firmaların bayiliği vb. somut deliller üzerinden de süreçler yürümüş.
Yaşadığım toplumda FETÖ’cü olduğundan tüm herkesin emin olduğu ama işlem görmeyen insanları “İtirafçı” olarak görüyorum. Hele hele bir yerlere gelmiş, getirilmiş ve yüceltilmişse “kesin itirafçı” diye etiketliyorum.
Bu insanların, FETÖ’den işlem görmüş olanlarla da içli dışlı olmalarına yakından tanıklık ediyorum. İyi niyetle baktığımda, “Belki devlet FETÖ’yü itirafçılar üzerinden kontrol altında tutuyordur” diye düşünüyorum.
Şüpheyle yaklaşmama sebep olan atamalar, yargı kararları, siyasi gelişmeler beni ürkütüyor. O zaman da, itirafçıların bar kapısı gibi hem devlete hem de FETÖ’ye açıldığını gözlemliyorum.
Hal böyle olunca da kendime, devletin ilgililerine, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a, MİT Başkanı İbrahim Kalın’a, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’ya, Dış İşleri Bakanı Hakan Fidan’a soruyorum; FETÖ mü devleti kontrol ediyor, devlet mi FETÖ’yü?
Bu tür sorular cevap bulmazsa kandırıldığımızı anlamamız an meselesi olabilir; Uyarıyorum.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.