'Süt’e FETÖ darbesi

Sadece sütte değil. Birçok tarımsal üründe FETÖ darbe girişiminin bedeli ağır ödeniyor.

Süt primi 9 kuruş olarak dağıtılırken 5 kuruş gelmiş, mısır primi 4 kuruştan 2 kuruşa inmiş, 15 lirayı bulan zeytinyağının kilogram müstahsil satış fiyatı 8 liraya düşmüş…

Üretici temsilcisi odalar ve birliklerden en ufak bir tepki yok.

Sebebini sorguladığımızda; birkaç sonuçla karşılaşıyoruz.

Yöneticiler FETÖ operasyonları sürerken şikayet etmenin aleyhlerine olacağını düşünüyorlar. Çünkü Olağanüstü Hal kapsamında sadece FETÖ’cülerin değil muhalefet eden herkesin cezalandırılacağı kaygısı var. Ya da kendilerinden kuşkulanılacağı endişesi...

KENDİ GÜNDEMLERİNİ UNUTUYORLAR

Üreticinin sorunlarını konuşmak için toplanan yöneticiler, gerçek gündemlerinde uzun süre kalamıyorlar. Biri, “FETÖ’den şunu almışlar, bunu yapmışlar” gibi laf ortaya atınca, gündem 15 Temmuz darbe girişimi, FETÖ, FETÖ ile mücadele, yakın çevrede gözaltına alınanlar, tutuklanan vs. oluyor.

Aydın’da bir milletvekili ile bir emniyet yetkilisi arasında geçtiği iddia edilen, ‘Kasım’a endeksli söylentilerin detaylarını konuşurken, tahminler yürütürken gündemlerini unutuyorlar.

Henüz, finansal kaynaklar açısından FETÖ operasyonlarının başlamadığı ilçelerde, kimlerin gidebileceği tahminlerinde kaybolup gidiyorlar. FETÖ’cülerin kimleri zengin ettiğini, FETÖ üzerinden kimlerin enerji ve maden ruhsatları elde ettiğini, neden o kişilere sıra gelmediğini, hayretle ve hararetle birbirlerine anlatırken üreticiyi unutuyorlar.

Buna benzer birçok örnek verilebilir. Netice olarak üreticinin hak ve hukukunu arayan, soran yok gibi bir şey.

Aksine, muhalefet ediyormuş imajı çizmemek için her şeyin çok güzel olduğunu savunanlar bile var. Kendi alanının dışında açıklamalarla “Ben FETÖ’cü değilim” demeye çalışanlarla kaynıyor ortalık.

BİRLİKLERİN VE ODALARIN YÖNETİCİLERİ SUS PUS

Tarım Bakanı Faruk Çelik’in, üreticinin içinde bulunduğu sıkıntıları görmesi için sadece üretici birliklerinin, oda ve kooperatiflerin yöneticilerinin tavırlarına bakmaması gerekiyor. Onlar şu an korkuyorlar, susuyorlar. Olan gariban üreticiye oluyor.

Başbakan Binali Yıldırım’ın Diyarbakır’da Güneydoğu ve Doğu Anadolu bölgeleri için açıkladığı paket, Ege’de sevinç yaratmış değil. Aydınlılar, kendi süt ve mısır primleri düşürülürken, Doğu bölgesine teşviklerin artırılmasından hoşnut değil. “Bizden alıyorlar, oraya veriyorlar. Bizim durumumuz iyi olsa; eyvallah! Ama değil…” diye düşünüyorlar.

Eski tabirle köy kahveleri (mahalle kahveleri), “Bunları konuşan, söyleyen yok!” yakınmalarıyla çalkalanıyor.

O mekanlar, “Yazan da yok” diye çalkalanmasın diye ben üzerime düşeni yapmış olayım.