Takip Et
  • 11 Temmuz 2024, Perşembe

Çerçioğlu R mi yaptı?

Sana bugün dün ilk kez kendisinden bahsettiğimiz Aydın Büyükşehir Belediyesi Mali Hizmetler Müdürü Volkan Zeytin ile ilgili çok detaylı bilgiler aktaracaktım. Kendisiyle ilgili bilgi yağmuruna tutuldum, çok tezat bir yaşam sürdüğünü öğrendim. Hep uçlarda gezmiş, ya çok dindar olmuş ya da alemlerde dağıtmış. Aydın’da çok sakin bir hayat yaşamış ta ki havuza düşene kadar. Ertuğrul Yamen’in yardımcılığı görevine talip olmuş, demişler ki; “Sen zaten bizimlesin, aynı havuzdasın, doya doya yüz ama genel sekreter yardımcılığı olmaz!” Zeytin’in emrinde birini de inadına genel sekreter yardımcısı yapmışlar. Havuza düşmek böyle bir şey işte.

Daha sonra yine Volkan Zeytin konusuna ve ayrıntılarına gireriz. Dün önemli bir gelişme oldu. Özlem Çerçioğlu yanına kendi atadığı CHP Aydın resmi il başkanı Hikmet Saatçi’yi de aldı, 13 CHP’li ilçe belediye başkanı ile içi boş bir protokolü kamuouy ile paylaştı. Aydın Büyükşehir Belediyesi’ndeki yolsuzluk, usulsüzlük, görevi kötüye kullanma, yargıyı yanıltma, müfettiş, muhakkik hatta hakim ve savcı satın alma, çok sayıda siyasiyi, gazeteciyi ve kamu görevlisini takip ettirme gibi haberlerin ayyuka çıktığı bir dönemde; “Millet aç, aç…” içerikli bir metin üzerinden, “Biz Aydın’da CHP’li belediye başkanları olarak birlik ve beraberlik içindeyiz” mesajı verdi.

Ben sana, bu konuda ne düşündüğünü sordum. Sen de direk bana, “senin yerine olsam bunları yazarım” dedin. Beni baya baya çözdün sen, dokunmuyorum, benim yerime yazdığını yine seninle ve okurla paylaşıyorum:

Özlem Çerçioğlu, ilk defa kendinden beklenenin dışında hareket etti.

Kuşadası Belediye Başkanı Ömer Günel ile başlattığı savaşın en sıcak anında geri çekildi. Sebeplerini şuan için kestirmek zor ama hepimizin bildiği tam güç ileri mantığı burada olmadı. Her iki tarafın trol ekipleri üzerinden birbirine mesaj gönderdiği savaşta Çerçioğlu’nun hamlesi ile her şey durdu ve kendisi dün itibariyle bu savaşı bazı gazetecilerin körüklediği imâsında bulundu.

Olayı yakından takip ettiğimizde Çerçioğlu’nun Ergün Poyraz resti ile başlayan sürece Kuşadalı gazeteci Ufuk Baksi’nin Ozan Çavuşoğlu kulvarından dahil olduğunu gördük. Günel ekibi, Baksi’nin Çavuşoğlu ile birlikte yemek yediklerini paylaştılar. Günel son derece sakin bir süreç götürdü. Son tahlilde Çerçioğlu bu duruma ayak uydurdu. Savaşın sürprizi Durmuş Tuna oldu. Çerçioğlu’na Allah gibi tapan Durmuş Tuna kıblesini Adaya doğru çevirdi üstelik kadim dostu Fatih Akkentli’yi ortada bırakarak. En vurucu söylemler Durmuş Tuna’dan geldi.

Çerçioğlu, bu sefer kendi ikbalini kurtarmak için doğru bir iş yaptı diyebiliriz. Ama onu alışık olmadığı doğruluğa zorlayan sebepleri araştıracağız. Belki değişik varyasyonlar, açılan cepheler değişik bir stratejiye yönelmesine sebep olmuştur.

Ama bu ufak tartışmada dahi Aydın halkının bilmediği bir çok olay ortaya çıktı.

Örneğin yandaş gazetecilere kendi sayfalarında paylaşımları yapmaları için bilgi notlarını Ertuğrul Yamen, Önder Yeğen ve Ercan Çerçioğlu yazıyormuş. Paylaşılanlardan anladığımız kadarıyla dağıtımı Basın Daire başkanı Onur Arazsu yapıyormuş.

Örneğin herkes herkesi takip etmiş, kimler kimler takip edilmiş, sosyal medyada en özel görüntüleri yayınlanmış. İş dönüyor dolaşıyor Ozan Çavuşoğlu ve Fatih Akkentli’ye dayanıyor. Ne karanlık işler yapılmış kendi yandaş medyaları tarafından ortaya çıkarıldı. Hepsini siz hayretle okudunuz, biz dehşet içinde kaleme aldık.

Çerçioğlu, Günel’i kendine rakip gördü, daha doğrusu rakip yaptı. Her zaman bir kuşku, bir acaba kafasında olacak. Biz de takip edeceğiz. Çok daha renkli bir dönem bizi bekliyor.

 

YAPAY ZEKAM MISIN?

Aferin, beğendim, ben olup yorumlaman fena değil. Herkes seni merak ediyor ya; acaba sen benim yapay zekam mısın? Sadece tek bir soruya yanıt bulmamız gerekiyor. Çerçioğlu, geri adım attı da, Ömer Günel’in kırgınlığı geçti mi, yüreği soğudu mu?

Ben Ömer Günel olsam, hanımefendiyi, çok bükülmesine gerek yok ama "Pizza Kulesi" gibi hafif eğilerek özür dilemeden affetmeyi, yapılanları unutmayı düşünmezdim.

Hatta daha ileri gideyim, bu gerim adım atışının bir taktik olduğunu düşünür, hep teyakkuzda kalırdım. Çünkü, Çerçioğlu nezdinde Ergün Poyraz’ın itibar ve imajı hala çok parlak. 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.