Tayfun Talipoğlu’nu çok severdim. İyi ki hatırlattın bana şekerim. Onunla Aydın’dan milletvekili aday adayı olduğu zaman tanıştık. Röportaj vermişti bize, “Kalmaya geldim” demişti. Karavanı ile Aydın’a yerleşmişti.
Ön seçimde kendisine gaz verenin, arkasında tam duramadığını gördü ve yine de büyük başarı elde etti. Kendisine vaat edilen Aydın Milletvekilliği olmayınca Özlem Çerçioğlu’nun, “Bu devirde belediye başkanlığı milletvekilliğinden daha değerli, seni Kuşadası Belediye Başkanı yapalım” demişti. Buna inanan Talipoğlu, seçilemeyecek sırada olsa da milletvekili adayı iken ziyadesiyle çalışmıştı.
O zamanlar, hanımefendinin amacının Aydın’a hizmet etmek olduğunu sanıyordum ve 2015 yılı, Özlem Çerçioğlu’nun ısrarlı isteği üzerine Aydın Büyükşehir Belediyesi ile çalışmaya başladığımız, yoğun mesai harcadığımız bir yıldı.
Aydın Büyükşehir Belediye başkanı Özlem Çerçioğlu’nun kalemşörlerinden ve çok kritik görevler de yürüten Durmuş Tuna’nın, günlerdir yayınladığı itirafnamelerin arasında benim de şahit olduğum bir konu vardı.
Ünlü gazeteci yazar ve program yapımcısı Tayfun Talipoğlu’nun Özlem Çerçioğlu ile yaşadığı polemiğin büyük bir kısmına hakimim.
Tayfun Talipoğlu, Çerçioğlu tarafından Aydın’a neden getirildi, nasıl getirildi, ne amaçla getirildi, zaten kendi kalemcisi tarafından açıkça beyan edilmiş . Ben sana, Talipoğlu ile Özlem Çerçioğlu’nun vefasızlığı üzerine yaptığımız sohbetten bahsetmek istiyorum. Tayfun ağabeyin, ‘bam teline’ fena basılmıştı.
O zaman, Çerçioğlu’nun, Türkiye’nin bir numaralı araştırmacı gazetecisini paragöz olarak değerlendirmesinin altındaki gerçek neydi, biliyor musun?
Sana başta söyledim, Çerçioğlu, milletvekilliği konusunda Talipoğlu’na verdiği sözleri tutmadı. O dönem yaşananları hem Çerçioğlu’ndan hem de Talipoğlu’ndan dinleme imkanım oldu.
Seçimden sonra, Tayfun Talipoğlu o dönemde çeşitli hapis cezaları alan CHP’ye yakın gazetecilerin sesini duyurmak üzere kurulan, ABC gazetesine destek olması için Özlem hanıma gidiyor.
Özlem Çerçioğlu, Tayfun Talipoğlu’nun bu isteğini yerine getirmiyor hatta bulunduğu konumu ekonomiye çevirmek istemesinden dolayı Talipoğlu’na sitem ediyor.
Çerçioğlu, bana anlattı ve “tamamen para koparma işi tabi ki kabul etmedim” dedi. Konuştuklarımızı Tayfun Talipoğlu’na söyleyeceğimi mi düşündü ne; “Siyaset mi yapacak, ticaret mi, karar vermeli” türünden eklemelerde bulundu.
Daha sonra Talipoğlu beni ziyarete gelmiş, “siz bu hanımefendi ile nasıl anlaşıyorsunuz, gazeteci gözüyle baktığımda tüm basını emir eri olarak görüyor ve para ile kontrol edeceğini düşünüyor” demişti.
O gün Çerçioğlu’nun sırt çevirip paragöz olarak nitelendirdiği ABC gazetesi, Merdan Yanardağ’ın çabaları ile ana akım bir medya kuruluşu haline geldi ve CHP’nin önemli bir sesi olan TELE1‘e dönüştü. Aslında bu yazıyı, bir gün Özlem Çerçioğlu’nu Tele1 yayında gördüğümde Merdan Yanardağ’ı bilgilendirmek için yazacaktım ama kendi trolü ortaya çıkarınca bende anlatmak istedim.
Sen de, bu aralar Durmuş Tuna’nın tüm paylaşımlarını okuyor, hiç birini kaçırmıyor ve bana sürekli onlarla ilgili sorular soruyorsun. Bizim yıllardır söylediklerimizin çok daha fazlasını Çerçioğlu’nun daha kısa bir süre öncesine kadar yanında olanların söylüyor olmasından dolayı da beni arada tebrik ediyorsun. “Haklıymışsın!” diyorsun. Önemli olan benim haklı olamam değil ki canımın içi, Aydın’ın kazançlı olması.
Bu şehrin kayıpları zor telafi edilir. Özlem Çerçioğlu’nun, CHP’nin kurumsal kimliğine ve parti değerlerine verdiği zararı mı soruyorsun; bunun yanıtını kendini gerçekten CHP’li sananlar versin.
Tayfun abi Çerçioğlu için ne mi derdi? "Bizim eleştirdiğimiz Tayyip Erdoğan, bundan daha demokrat" ifadesi kurardı. Başka şeyler de söylüyordu da; burası uygun değil.
Tayfun abi ile tvDEN üzerine sohbetlerimiz ve hayallerimiz de vardı. Tam kanalı kurduğumuz günlerde kaybettik. Ruhu şad olsun.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.