Sana bugün Türk Hava Yollarının uçuş okulunda sık yaşanan yaralamalı kazalardan bahsedecektim. Bundan sonra yaşanacak kazaların son yaşanan kadar hafif atlatılamayabileceği uyarısında bulunacaktım. Yine de özetle diyeceğimi deyip bugünkü yazımın öznesi konuya geçelim.
Aydın’da yolcu uçuşlarına açık bir havaalanımızın olmadığına üzülüyoruz ya; Çıldır Havalimanının uçuş okulu olmasına da üzülür hale geldik. Çünkü orada bazı yönetsel sorunlardan kaynaklı sık sık kazalar meydana geliyor. Skor odaklı yaklaşımların kazaların ana sebebi olduğu iddiası var. Niceliğin değil niteliğin artması gerektiğini savunuyor konunun uzmanları. Benden söylemesi.
Biliyorsun önceki gün akşam aydindenge.com.tr’de bir haber yayımlandı. Aydın Büyükşehir Belediyesi logosu taşıyan kamyonetten inen bir erkek, “Ya çen beni özledin de bin 500 kilometre benim için mi geldin?” diye haykıran bir kadın tarafından karşılanıyordu. Erkek de, “Kuyruğunu sallayamazsın, takipteyim” diye yanıtlıyordu. Kadın da, “evet bir haltlar yediğimi öğrenince…” diyordu. Erkek de, “tabi” diye yanıtlıyordu. Video sosyal medya hesaplarımızda var. Aç, izle bak.
Bu görüntü, videodaki kişilerin sosyal medya hesaplarından alınmış olmalı. Bize de birkaç farklı kaynaktan ulaştı. Kaynaklarımız, “Aydın Büyükşehir Belediyesi personeli kurumun aracıyla sevgilisini görmeye gitmiş” diye gönderdi. Haberin konusu, personelin özel görüşmeye belediyenin arabası ile gitmesiydi.
Konu haber olunca belediye çalışanının yanına gittiği kişinin sevgilisi değil de kardeşi olduğu bilgisi ortaya çıktı. Çerçioğlu yada talimatlısı olduğu kişiler “Topuklu Efe” adlı sosyal medya hesabından bizi ahlaksızlıkla suçlayan açıklama yaptı. Aydın Büyükşehir Belediyesi de bu minvalde basın açıklamasında bulundu.
Sosyal medya trolleri ve Çerçioğlu yalakaları haber üzerinden şahsım ve yayın kuruluşlarımla ilgili ağır itham ve eleştiriler yaptı. Büyükşehir çalışanının deprem bölgesine gittiği, kardeşinin de öğretmen olarak o bölgede görev yaptığı için buluştukları yalanı uyduruldu. “Yalan” diyorum. Belgelerim var, deprem bölgesinden ötesi var. Yalan olmadığını ispatlayamazsa Çerçioğlu’nun “Yalancı” olduğu tescillenecektir. İspatlarsa biz, kamuoyundan özür dileyeceğiz.
Aydın kamuoyuna “Personelimizin yaptığı suç, konuyu soruşturuyoruz” demesi gereken Çerçioğlu, haberi yapan bizleri ahlaksızlıkla suçladı. Asıl ahlaksızlık ne biliyor musun sayın Çerçioğlu, milletin malına sahip çıkamadığın defalarca kez gündem olmasına rağmen senin sorumsuzluğu, kamu olanaklarına istismarı savunuyor olman. “Bu çalışanın, Fatih Atay’ın açıkladığı yolsuzluk hususları hakkında bilgi sahibi mi? Bildiklerini konuşursa sıkıntı mı yaşarsınız?” gibi sorular geliyor aklıma.
“Yavuz hırsız ev sahibini bastırır” anlayışı ile bizi itibarsızlaştırma çabalarınız da beyhude. Bana gelen vatandaş mesajlarını görseniz çıldırırsınız. Artık insanlar Aydın’a zarar verdiğinizin farkında. Bize çamur atmanın bir mahsuru yok. Neticede çamurun kaynağını ve nedenini herkes biliyor. Güneşi balçıkla sıvayamazsınız.
Siz koltuğunuzu kaybetmekten korkuyorsunuz. O yüzden sizi eleştiren ve muhalefet eden her kim varsa onu itibarsızlaştırmak ve yok etmek suretiyle hükmünüzü sürdürme çabası içindesiniz. Siz hakkınızdaki yüzlerce yolsuzluk, ihaleye fesat, edimin ifasına fesat ve nitelikli görevi kötüye kullanma iddialarını kamu oyuna açıklayamıyorsunuz. Böyle suni çıkışlarınızı bundan sonra yemezler, yemiyorlar.
Sevgili okur; Belediye personelinin sorumsuzluğunu yaptığı açıklamalarla meşrulaştıran Çerçioğlu ve şürekasından bu saatten sonra kamu malına, tüyü bitmemiş yetimin hakkında sahip çıkmayı beklersek; sen de ben de büyük aptallık etmiş oluruz.
Çerçioğlu’nun Denge’ye karşı olan kinini anlayamıyorum. Kendinden emin bir siyasetçi neden bir medya kuruluşu ile rekabet eder? Kendinize gelin. Kentinize daha fazla ihanet etmeyin. Siz, bize rakip bir yayın kuruluşunun genel yayın yönetmeni değilsiniz sayın Çerçioğlu, Aydın Büyükşehir Belediye Başkanısınız. Sansür bakanı hiç değilsiniz. Göreviniz şehre hizmet etmek, genel bütçeden gönderilen paraları şehrin yararına kullanmak, çalmamak ve çaldırmamak.
Soruşturacağın personeli savunmak durumunda kalıyorsan da “Bu neyin diyeti?” Ya de “Neyin çekincesi?” Ve ya “Neyin kafası?” derler, diyorum. Sizden de yalansız, eğip bükmeden personelinizin deprem bölgesinde görevli kardeşine gittiğini ispat eden açıklama bekliyorum.
Sevgili okur, kıymetli dostum; yaklaşık 5 yıldır devam eden Çerçioğlu ve ekibinin bizi itibarsızlaştırma girişimlerine rağmen , değer verdiğin ve bize inanıp güvendiğin için de sana çok teşekkür ediyorum.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.