Aydın’a özgü bir durum değil, ülke siyasetinin en büyük hastalığı bu, sadece atışıyorlar.
Bir diğerini suçlarken, diğeri de onu suçluyor. “Hayır kardeşim, tarif ettiğin adam ben değilim, bu söylediklerinin benimle bir alakası yok” demek yerine, “Sen de şöylesin, böylesin” demeyi tercih ediyor.
Bunun bir örneğini son dönemlerde Aydın milletvekilleri AK Partili Mehmet Erdem ile CHP Milletvekili Metin Lütfi Baydar, yapıyor.
Önce Baydar, Erdem ve diğer AK Parti Aydın milletvekilleri için, “Başarısız oldukları için kendi parti genel merkezleri tekrar aday yapmadı, bunların Aydın’a hiçbir faydası olmadı” dedi.
Ardından Erdem, Baydar’ı Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’nun kanatlarının altında siyaset yapmakla suçladı.
Yani Mehmet Erdem, “Biz başarılıydık, başarılıyız” diyemedi.
Baydar, “Hayır kardeşim ben Çerçioğlu’nun kanatlarında siyaset yapmıyorum, dişimle, tırnağımla kazıyarak siyaseten bir yerlere geldim ve bir yerlerdeyim” der mi bilmiyoruz ama bu tip atışmaların, halka bir yararı dokunmadığını iyi biliyoruz.
Lafla değil, icraatla üstün gelen siyasetçiler olmadığı sürece, devamınızda da Aydın’a yararlı bir siyasi anlayışı göremeyeceğimiz aşikar.
Yeni nesil milletvekillerimize kötü örnek olmayın abiler.
Ne yaptığınızı da ne yapmadığınızı da bizler ve Aydın halkı çok iyi biliyor ve görüyor.
Artık devir değişti.
Eskiden siyasetçi halkın önündeydi.
Şimdi halk siyasetçilerin önünde gidiyor.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.