Bu fıkrayı pek çoğunuz bilir;
Kari koca yemek yiyor... O sırada masaya yaklaşan heykel gibi güzel bir esmer, adamı selamlayıp geçiyor. Adamın karısı soruyor:
Kim bu afet?
Adam: Eğer mutlaka bilmek istiyorsan söyleyeyim, metresim!
Kadın: -Bir de bu kadar pervasızca söylüyorsun. Boşanıyorum senden!
Adam: -Yani Etiler’deki apartmanı, Kandilli’deki yalıyı, Göcek’teki tekneyi ve Nice’deki villayı bırakıyorsun...
Uzun bir sessizlik olur. Çift yemeğini çatallarken kadın birden sorar: Şu arkada oturan Fuat değil mi? Yanındaki kadın kim?
Adam: Fuat’ın metresi.
Kadın: -Ayy bizimki çok daha güzel!
Bu da, CHP Aydın İl Başkanı Barkan Kalınomuz’un, “Aydın’da hava kirliliği var” diyen AK Parti Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mustafa Savaş’a yanıtı;
“Türkiye’de AK Parti belediyelerinin doğal gaz girmeyen il ve ilçelerde hava kirliliğinin ne kadar yoğun olduğunu görürsünüz. Bunun temelinde yatan, yardım adı altında dağıttıkları kömürün kalitesizliği. Biz de burada dağıtıyoruz. Fakat aynı kirliği burada göremezsiniz, çünkü bizim kömür kaliteli”
İfadelerin, fıkra ile bağlantısını siz kurdunuz gitti...
****
AHİRET POLİSİ VE JANDARMASI’NDAN ADANA VALİ YARDIMCISI CELALETTİN CANTÜRK’E MEKTUP
Sayın Cantürk; Çine’de kaymakamlık yaptığınız dönemde, emrinizdeki polis ve jandarmalara verdiğiniz, “09 LS 444 plakalı araba görüldüğü yerde incelensin, içinde şoförü yoksa çevrede aranıp bulunsun. Alkol muayenesi yapılsın ve ehliyeti elinden alınsın. Bu arabanın şoförüne her türlü baskı uygulansın” sözlü talimatınız ve benzeri isteklerinize kapalıyız. Ayrıca, kimin nasıl rüya göreceğine ilişkin taleplerinizin de, burada bir hükmü yok. Çine’de kendilerini eleştiren, yanlışlarını ortaya koyan gazetecilere karşı yetkilerini, paralarını ve güçlerini sonuna kadar kullanan diğer zatı muhteremlere de bir zahmet söyleyiver. Sizi buralarda pek takan yok.
İyi bir gazeteciydi. Her insan gibi onun da olumsuz yanları vardı. En büyük olumsuzluğu da, 51 yıllık yaşamının büyük bir bölümünü Çine halkı için harcamasıydı. Mücadele etti, başaramadı. Kızdı ve çöpü kaynağında ayrıştırmanın doğru olacağını düşündü, karşı tarafa geçti. Baktı yanlış yerde, döndü mücadelesine kaldığı yerden devam etti. İstese çok zengin olabilir, çocukları için arkasında mal mülk bırakabilirdi. O’nun mirası adı, yazdıkları ve mücadelesi oldu. O’nu parasıyla, yetkisiyle ya da kaba kuvvetiyle susturmaya, sindirmeye çalışanlar unutulup gidecek ama O, asla...
Ailesinin, sevenlerinin ve Aydın Basın Camiasının başı sağ olsun.
Ruhun şad, mekanın cennet olsun Yılmaz Ağabey...
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.