“Niye?” diye soracak olursanız, bakın Abdurrahim Karakoç, aşağıdaki Vasiyet isimli şiirinde, kimlere tükürmemiz gerektiğini yıllar öncesinden zaten vasiyet ve tavsiye etmiş.
Bu şiiri günümüze uyarladığınızda, daha çok tükürüğe ihtiyaç duyduğunuzu siz de fark edeceksiniz.
O nedenle, lütfen yerlere tükürmeyin. Tükürüğünüzü telef etmeyin.
Başkasına korona bulaştırırsanız da, sakın beni ve merhum Abdurrahim Karakoç’u azmettirici göstermeyin. Tükürdüğünüzü de yalamayın...
VASİYET
İmansız askerin, korkak paşanın
Bir boyuna bir de enine tükür.
Kaçarken vurulup yere düşenin
Bir leşine bir de kanına tükür.
Ölürsen de hak yedirme, hak yeme;
Aka kara, karaya da ak deme.
Adaletten ayrılırsa mahkeme,
Bir hakime bir de kanuna tükür.
İlaç olsa içme düşman tasından
Sakın taş attırma dost arkasından
Kim ikiyüzlüyse tut yakasından
Bir yüzüne bir de canına tükür.
Millet parasından verdirme parsa;
Edirne'den Van'a, Muğla'dan Kars'a
Nerede sahte bir kahraman varsa
Bir resmine bir de şanına tükür.
Kesmekle kısalmaz cömerdin eli
Yiğidin adına eklerler deli.
Baban olsa bile Allahsız ölü
Bir ruhuna bir de sinine tükür.
Bırak hesabını ölüm kalımın
İnanmışa zulmü ne ki zalimin
Manayı reddeden sözde alimin
Bir ilmine bir de fenine tükür.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.