Niye mi?
Çünkü siz hemencecik ‘Büyükşehir Belediye Başkanı’ olduysanız, onlara da hemencecik kentli olma hakkı doğar.
Köy tüzel kişilikleri, gelecek yıl yapılacak mahalli idareler seçiminde sona erecek, ama biz daha ‘Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı’ seçmeden birileri bu sıfatı kullanmaya başlamışsa, o kişilerin “Köylere, köylülere hizmet götürüyoruz” veya “Köy muhtarları bizi ziyaret etti” demeleri, kendileri ile çelişmeleri anlamına gelmez mi?
Lütfen onlara bir daha “köylü” demeyin.
Fakat ben demeye devam edeceğim. Ta ki, şu an “köy” olan yerleşim merkezlerinde “Mahalle Muhtarları” seçilene kadar ve de “köylü” olmanın gururuyla…
Orda, birçok köy vardı uzakta. Kimileri on yıllardır, kimileri asırlardır. Birçoğunuzun nereden gidildiğini dahi bilmediği köyler…
“Büyükşehir Kanunu” 6 Aralık 2012 günü Resmi Gazete’de yayınlanıp yasalaşana kadar, “Benim köylüm aç mıdır, susuz mudur?” diye aklınızın ucundan bile geçirmediğiniz köyler…
Şimdi ne oldu da, birden bire kıymetleniverdi bu köyler ve köylüler?
Daha dün çöp yerine bile koymadığınız bu köy ve köylülerin, şimdi yere düşmeden çöpleri toplanacak şekilde ihtimam göstermeniz nedendir?
Tezek kokulu, paçası hayvan pislikli, üstü başı saman talaşlı diye hor gördüğünüz, ağız burun kıvırdığınız bu köylüleri, bugünlerde baş tacı etmenizin sebebi nedir?
Sebebi belli…
İstanbul ve Kocaeli’den sonra Aydın’ın da aralarında bulunduğu 27 ilde yönetim şekli sil baştan değişiyor. Gelecek yıl yapılacak yerel seçimlerde, Aydın ve diğer 29 il, unvanı farklı olsa da, adeta valisini seçecek.
O nedenledir köy muhtarlarına ve köylülere gösterilen bunca ilgi ve alaka. Almadan vermek Allah’a mahsustur. O nedenledir ki, bugünlerde köylere hizmet yarışına girilmesi. 56 köy yetmez, diğer 436 köy de sizden hizmet bekler. Gösterin “BÜYÜK”lüğünüzü…
Şimdilerde “Köy Muhtarı” olmak vardı. Kahvaltıdan kahvaltıya, yemekten yemeğe koşmak.. Sekiz köşe şapkayı önüne koyup, o yemek davetini verenlerin gözünün içine alaycı ifadelerle bakmak…
Ama köylüler bunu yapmaz. Onlar hoşgörülüdür. Arsız değildir. Onlar misafirlerini baş tacı yaptıkları gibi, davetlere de icabet eder. Çıkarsız ve karşılık beklemeden…
Bu seçimlerde köylünün gücü mü yoksa güçlünün köylüsü mü galip gelecek hep birlikte göreceğiz.
Siz onları bağrınıza basmaya, hizmet, şefkat, merhamet, ilgi ve alaka göstermeye devam edin. Çünkü onların buna çok ihtiyacı var. Tıpkı sizin onların oylarına çok BÜYÜK ihtiyacınız olduğu gibi.
Ama lütfen artık onlara “köylü” demeyin.
Maksat, şimdiden diliniz alışsın.
Bizim gibi…
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.