Bencillikte üstümüze yoktur.
Hep işimize geldiği gibi davranırız.
Mazeret üretmeye harcadığımız zaman ve aklı çözüm için harcasak, zaten sorun kalmaz.
Vazifemiz olduğu halde düzenimizi, keyfimizi ve rahatımızı bozacak talepte bulunanlara, “git işine kardeşim” deriz.
Ya da işini yokuşa süreriz.
Bunlar geçmişte hemen her gün yaşadığımız ve karşılaştığımız olgulardı.
“İşine geldiği gibi davranma” hastalığı, günümüzde de büyük ölçüde devam ediyor.
Fakat Türkiye, artık o eski Türkiye değil.
İşine geldiği gibi davranmaya çalışanlara, işimizi yokuşa sürseler de karşı koyabiliyor, tepki gösterebiliyoruz.
Aslında hizmet verenler de, hizmet alanlar da haklarını ve sorumluluklarını bilseler ve bilmekle kalmayıp kullanabilseler, daha medeni ve daha değerli, birbirine saygılı bireylerden oluşan bir toplum haline gelebileceğiz.
Ben inanıyorum ki, bu değişime direnenlere, eski alışkanlıklarını sürdürenlere rağmen, yakın zamanda bambaşka bir Türkiye ve Aydın olacak.
Kamuda, işyerinde, sokakta, okulda, ailede, siyasette, yerel yönetimlerde işine geldiği gibi davrananlara, sürekli huzursuzluk çıkaranlara ve günü kurtarmaya çalışanlara, hep bir ağızdan cesurca “git işine” diyebildiğimiz gün, içimizdeki düşmanlardan kurtulduğumuz gün olacaktır.
Aydın ve ilçelerimizin düşman işgalinden kurtuluşunun 92. Yıldönümü kutlu olsun.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.