Takip Et
  • 6 Mart 2014, Perşembe

Ben lafa değil, arşivime bakarım…

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, dün sabah saatlerinde AK Parti Genel Merkezi’nde yerel medya temsilcileriyle buluştu.

Erdoğan, Türkiye’de yerel medyanın önemini gayet iyi bilen bir siyasi hareket olduklarını belirterek, Kurtuluş Savaşı’nda mahalli basın faaliyetlerini sürdürdüğünü ve baskıya, sansüre, sindirme yöntemlerine rağmen, yerel basının buna hiçbir zaman boyun eğmediğini söyledi.

Yerel medyanın gerçekleri anlatmaktan hiçbir zaman taviz vermediğini ifade eden Başbakan Erdoğan, 1980’lerden itibaren ulusal medya kadar yerel medyanın da çeşitlendiğini ve güçlendiğin kaydetti. 2000’li yılların başında Türkiye’de yerel ve bölgesel gazete, dergi sayısının 2 bin civarında olduğunu belirten Erdoğan, 2011 yılında bu alanda bir istatistik yapıldığını ve sayının 2002’ye göre iki kattan fazla artarak, 4 bin 345’e ulaştığını söyledi.

Bir ülkede demokrasinin en önemli göstergelerinden birinin hiç şüphesiz medyanın, özellikle de yerel medyanın durumu olduğunu vurgulayan Erdoğan, hükümetlerine medya konusunda yöneltilen tüm art niyetli eleştirilere rağmen Türkiye’de gazete, dergi, televizyon kanalı ve internet sitesi sayısının geçmiş yıllarla kıyas kabul etmeyecek kadar çoğaldığını ifade etti.

11 yıl öncesine göre ülkemizde yazılı, görsel ve yerel medyanın çok daha iyi durumda olduğunu, tiraj rakamlarına ve medyada çalışanların sayısına bakıldığında bu artışın kolaylıkla görülebileceğini belirten Başbakan Erdoğan, “2002’de günlük yaklaşık 4 milyon adet gazete satılıyordu, şu anda internetin bu kadar yaygınlaşmış olmasına rağmen 4.5 milyonun üzerinde gazete satılıyor” dedi.

2002’de 20 bin geniş bant internet abonesinin olduğu Türkiye’de şu anda 34 milyon aboneye ulaşıldığını söyleyen Erdoğan, medyadaki bu gelişmelere ek olarak ifade özgürlüğünde, temel hak ve hürriyetlerin geliştirilmesinde, basın özgürlüğünde çok önemli adımlar attıklarını, siyasetin üzerindeki vesayeti kaldırırken aynı zamanda medya üzerindeki vesayeti de kaldırdıklarını söyledi.

* * *

Bu toplantı hangi işgüzarlar tarafından organize edildi veya kimler davet edildi beni çok da ilgilendirmiyor. Fakat Başbakan’ın 30 Mart yerel seçimleri öncesi yerel medya temsilcileri ile bir araya gelmesi, öncelikle yerel medyayı ne kadar önemsediğinin bir göstergesidir.

20 yılı aşkın süredir yerel gazeteciliğin içindeki bir yerel medya mensubu, Aydın Gazetecileri Dayanışma Derneği Başkanı ve Ege Gazeteciler Federasyonu Genel Sekreteri olarak, bu toplantıyı gerçekleştirmelerindeki amaç ve düşünceleri ne olursa olsun, Başbakan Erdoğan’a teşekkür ediyorum. Konuşmasının başında yerel medya için söylediği övgü dolu sözler için de…

Fakat ben yerele bakarım;

AK Parti’nin ve Başbakan’ın yereldeki temsilcilerinin, yerel basına ve yerel medya mensuplarına karşı tutumlarına bakarım.

15 yıla aşkın bir süredir günlük olarak yayınlanan ve Aydın Büyükşehir Belediyesi sınırlarının tamamına ulaşan 3 bin tirajlı bir gazete için, “Senin gazete haftalık mı, aylık mı çıkıyor?” şeklindeki alaycı ve küçümseyici tavırlarına bakarım.

İlan ve reklam verirken, yerel gazete ve gazetecilere dilenci muamelesi yapıp yapmadıklarına bakarım.

Haftalık ya da aylık olarak, düzenli şekilde basın toplantıları düzenleyip, kent ve ülke gündemindeki gelişmeleri değerlendirip değerlendiremediklerine bakarım.

Küçümsedikleri yerel medyada, lehlerinde yayınlanan haber ve yorumları sosyal medyada paylaşma yarışına girip girmediklerine bakarım.

Seçimlere 24 gün kala, Büyükşehir olmuş bir ilde, seçim kampanyalarını büyükşehir ve ilçe başkan adaylarının sırtına yıkıp yıkmadıklarına bakarım.

Aydın’da hatasıyla sevabıyla gerçek manada gazetecilik yapan onlarca yayın kuruluşu varken, çıkarttıkları uyduruk gazeteleri kapı kapı dağıtarak, yerel gazeteciliğin itibarını darmadağın edip etmediklerine bakarım.

Hazineden en büyük yardımı alan bir partinin, yerel bir seçim için günlerdir yaygın yazılı ve görsel medyada reklamları yayınlanırken, Aydın yerel medyasında bu reklamların yayınlanıp yayınlanmadığına bakarım.

Aydın’da sözde AK Parti’yi temsil eden yakışıklı delikanlıların, yerel seçim kampanyası için Genel Merkez’den ne kadar kaynak kopardıklarına ve “Ben lafa değil, icraata bakarım” temalı reklamların, Aydın yerel medyasında yer alıp almadığına bakarım.

Ben lafa değil, arşivime bakarım.

Arşivler asla yalan söylemez.

Keyfimize de karışmayın.

Çünkü buna hakkınız yok… 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.