Aydın, gökyüzünün altındaki en güzel yeryüzü.
Coğrafi güzelliklerinin yanı sıra iklimi ve tarihi değerleri ile de çok zengin bir il.
Aslında tam olarak değerlendiremesek ve kıymetini bilemesek de, Aydın önemli ekonomik zenginliklere de sahip.
Bu zenginliklerin büyük bir bölümü farkında olmadığımız, farkına varamadığımız, farkına vardığımızda geç kaldığımız değerler.
Yıllardır “Beyaz Altın” olarak adlandırdığımız, ülkemizin ve dünyanın lif bakımından en kaliteli pamuğunun yetiştiği bir il Aydın.
“Sarı Altın” incirde dünya birincisiyiz.
“Siyah İnci” zeytinde söz sahibiyiz.
Namını Bursa’ya kaptırdığımız kestaneyi en çok biz üretiyoruz.
Aydınlılar olarak yıllarca önemsemediğimiz, yabancı yatırımcıların kurduğu dev santrallerle farkına vardığımız, ülkemizin ve dünyanın önemli jeotermal rezervine sahibiz.
Aydın’daki jeotermal sahalarında önemli yatırımlar yapan Gaziantepli işadamı Muharrem Balat, yenilenebilir bu yeraltı zenginliğimizi “Pırlanta” olarak adlandırmış.
Sizin anlayacağınız, Aydın bir sarraf dükkanı gibi.
Fakat bunca zenginliğe rağmen, Aydın’ın ve Aydınlının durumu da ortada.
Mirasçıları günden güne çoğalan bu sarraf dükkanına bir güvenlik kamerası şart.
Aksi halde zengin kaynakların fakir bekçisi olmaya devam ederiz…
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.