Takip Et
  • 19 Mayıs 2014, Pazartesi

“Cenazeme gel”

Türkiye’nin, hatta dünyanın gündemine oturdu. Resmi rakamlara göre 301 kişi öldü. 4 harfli o ilçe toplumu yasa boğdu. Olayın hemen sonrası kaleme aldığım, “İçimiz rahat değil” başlıklı yazımı okuyan eski bir maden işçisi aradı. Aydın’ın 4 harfli ilçesinde bir madende çalışmış ve maden hastalığı olarak tabir edilen rahatsızlıkla savaş veriyordu. 

Bugüne kadar onlarca kişinin öldüğünü şuan 30’dan fazla maden hastasının hukuk mücadelesi verdiğini söylüyordu. Madende çalışmayıp da halkın soluduğu havayla ciğerlerine yapışan tozlardan akciğer kanseri olduğunu, bugüne kadar Soma faciasının neredeyse iki katı insanın Çine’de maden tozundan öldüğünü iddia ediyordu.

Dedi ki, “Biz Çine’de ve Aydın’da bizi savunacak avukat bulamıyoruz. Ankara’dan avukatlar geliyor davalarımıza onlar bakıyor. Maden patronları çok güçlü, kimse onları karşısına almak istemiyor. Büyük cesaret göstermiş yazmışsın. İnşallah seni de parayla ya da başka bir şekilde susturmazlar. Çünkü bunların parayla gördüremeyecekleri iş yok. Adamlar devletin trilyonlarca lira yatırım yaptığı birinci sınıf tarım arazilerini sanayi alanına dönüştürdüler kimse gıkını çıkarmadı. Tozu dumana katıyorlar, ‘Ne oluyor’ diye soran yok. 70 bin TL tazminat alacakmışız. Bunu da en fazla 4 kez alabiliyormuşuz. Madeni verseler ne yapayım, genç yaşta hayat bitiyor. Çocuklar yetim kalıyor…”

“Topla arkadaşlarını haber yapalım” teklifimi düşünmeden reddetti. “Bize kimse sahip çıkmaz, çoluğumuz çocuğumuz var. Bu adamlardan her şey beklenir. Ölüm döşeğinde bir adamım. Ailemi bunlara karşı nasıl korurum” diye de devam etti. 

Bu işin siyasete çekilmeye çalışılmasına da gülüp geçtiğini belirten ölümü bekleyen o talihsiz maden işçisi, “Soma’daki madenin sahibi AK Partiliymiş, buradakinin sahibi de CHP Aydın Milletvekili… Madenciler çok güçlü. Devlet, siyaset emirlerinde… 301 kişinin öldüğü dışında olayla ilgili konuşulan birçok şey halkı kandırmaktan öteye geçmiyor. Kimileri sorumsuzluğunu örtmenin peşinde, kimileri de durumdan vazife çıkarmanın. Gidenleri ve hayallerini geri getirmek mümkün mü? Bak biz de maden kurbanıyız ve kısa zaman sonra gideceğiz. Bizi geri getirmek mümkün olacak mı? Gazeteye taziye ilanı vermişler, Soma’da ölenlerin yakınlarının acısını paylaşmışlar. O da bana samimi gelmedi.”

“Çok haklısın, sizin için elimizden ne geliyorsa yapalım” demekten öteye geçemedim. “Madenler istihdam yaratıyor, ihracat yapılıyor, ülkeye para getiriyor ama böyle kötü durumlar keşke yaşanmasa” şeklinde giriş yaparken de sözümü kesti; “İtalya, İspanya vs. bir çok ülke işlemiyor madenini. Çünkü buradan daha ucuza mal ediyor. İnsanını yok sayan, para için bile bile ölüme terk eden bizim gibi ülkeler varken, adamlar niye kendi madenlerini çıkarsınlar” dedi. 

Onun için ne yapabileceğimi sordum; 
“Öldüğümü duyarsan, cenazeme gel, madencilere satılma, bunları da ara ara gündeme getir yeter bana” diyerek telefonu kapattı.

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.