Takip Et
  • 8 Ekim 2016, Cumartesi

Erdem’in tekzibi ve benim şüpheciliğim

AK Parti Aydın Milletvekili Mehmet Erdem, “Teknokent ve Mehmet Erdem” başlıklı yazımla ilgili WhatsApp’dan ‘Tekzip metni’ başlıklı bir yazı göndermiş. İçinde, “Benim ve ailemin kununi haklarımız saklı kalmak şartıyla…” diye bir bölüm var. Hakları konusunda kanuna sığınan Erdem’e, kanuna göre, bir haber ya da yazının nasıl tekzip edileceğini özel olarak yazıp atacağım.

Eskiden bu tür konularla çok karşılaştım. Yazılarımla ilgili dava açanlar kısa sürede sonuç alıyorlardı. Cezalar alıyorum, onlar tazminat kazanıyorlardı. Bu davaları açan savcı ve kararları veren hakim bugün FETÖ’den mesleklerinden ihraç edilmiş durumdalar. Ben de Anayasa Mahkemesi’nin ifade özgürlüğü kapsamında verdiği ilk kararın sahibiyim. Twitter ve Youtube’nin açılmasına örnek, daha bir çok benzer davaya emsal olan o karar, bugün hakim ve savcı adaylarına ders olarak işletiliyor.

Söz konusu yazıya gelince;

Mehmet Erdem’in facebook hesabında yaptığı bir paylaşımı ele aldım ve bu paylaşım nedeniyle oluşan şüphelerimi sıraladım. Bu şüphelerime somut, açıklayıcı cevaplar vermesi gereken sayın milletvekili muğlak ifadelerle, adını ‘Tekzip Metni’ koyduğu bir yazı göndermiş.

 

O yazı şöyle:

Tekzip Metni

"Teknokent ve Mehmet Erdem" başlıklı köşe yazısında ifade ve iddia ettiğiniz hususların gerçekle alakası yoktur. Bunu en açık bir şekilde ADÜ Rektörü Prof. Dr. Cavit Bircan da teyit eder. Şahsımı ve ailemi töhmet altında bırakacak tamamen suizan olan bu iddialarınızı şiddetle ret ediyorum. Bu tarz bir yazıyı size ve Aydın Denge gazetesine yakıştıramadım.

Benim ve ailemin kanuni haklarımız saklı kalmak şartıyla, bu tekzip metninin aynı köşede yayınlanmasını rica ediyorum. Mehmet Erdem Aydın Mv.

 

Mehmet Erdem, bununla da yetinmemiş ve facebook hesabından şöyle bir açıklama yapmış:

Emin!

İftira ve suizan günahtır!

İftira ve suizan söyleyene döner..

İftira ve suizan zulümdür...

İftira ve suizan haddi aşmaktır...

Haddi aşanlar şeytanla beraber olurlar.

Çünkü şeytan da haddini aşmıştı...

İftira ve suizan mazlumun ahını almaktır.

Zalimin yanında şeytan;

Mazlumun yanında 'Hak' vardır...

Ne demiş atalarımız:

"Alma mazlumun ahını çıkar aheste aheste"

Bekleyelim görelim...

"Allah Teala, bize yeter, O ne güzel vekildir. Ne güzel Mevla ve ne güzel yardımcıdır"

Allah mazlumun ahını yerde bırakmaz!

 

Çevremde Fethullah Gülen sempatizanları ile düşünce olarak hep ayrı düştüm. Çoğu kez ateşli tartışmalarımız da oldu. Bu tartışmalar sırasında köşeye sıkıştığında arkadaşların kullandığı cümleler, “Eğer biz böyleysek Allah bizim belamızı versin, değilsek böyle diyenlerin…”, “Abilerin bir bildiği vardır”, “Suizan etme”, “Bunlar iftira” ve “Haddini aşan iddialar ve söylemlerde bulunuyorsun, hocanın ahını almasan iyi olur…” Sonuç ortada, şüphelerimiz, kaygılarımız fazlasıyla gerçek oldu.

Erdem’in, yazı sonrası verdiği tepkiler Fethullah Gülen sempatizanlarının köşeye sıkıştığında söylediklerine çok benziyor. Açıklama yapmak yerine Allah’a sığınmanın; iyi sonuçlar doğurmayacağını düşünüyorum.

Mehmet Ağabey, kafamı kurcalayan, açıklanması elzem, sana yönelteceğim başka sorular da var. Ben bu köşeden sorayım sen facebook’tan mı cevap vereceksin yoksa yüz yüze bir mülakat mı yapalım?

Yanıtını bekliyorum.

Hürmetlerimle… 

Teknokent ve Mehmet Erdem

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.