Takip Et
  • 9 Mayıs 2016, Pazartesi

Genelleme ve yerelleme

Türkiye ve Aydın gündeminde yorumlanmayı bekleyen çok konu var.

Önce, ülke gündemi…

Konuya, “Bu ülkede hiç kimsenin garantisi yok, başbakanı bile işten çıkardılar” gözüyle bakmamak gerek. Başbakanın bırakma kararını bir vatandaş ve Aydınlı bir gazeteci olarak Recep Tayyip Erdoğan, Ahmet Davutoğlu ve Abdurrahman Öz olmak üzere üç kişi üzerinden değerlendiriyorum.

CUMHURBAŞKANI

Aynı partiden olmasına rağmen başbakan ve cumhurbaşkanının uyumsuzluk yaşadığı bir ülkede başkanlık sisteminin kaçınılmaz bir ihtiyaç olduğu yönünde büyük bir algı oluşturmayı başardı.

BAŞBAKAN

Kendisinden sonra başbakan kim olur bilinmez ama Recep Tayyip Erdoğan’dan sonra kimilerine göre misyonun lideri, kimilerine göre ülkenin başkanı olmayı garantiledi. Büyük bir oyla seçim kazandı, tüm vaatlerini yerine getirdi, başarılı bir başbakanlık yaptı. Bu güzel yönleri ile paketlenip rafa kondu. Üstüne bir de “mağdur” kurdelesi de bağlandı. CHP’lilerin bile savunduğu AK Partili başbakan olarak gitti. ‘Karaoğlan’dan sonra ‘Ahmet Hoca’ da efsane oldu. Bu efsane bir gün geri döner ve Ecevit kadar yaşlanmadan dönerse çok işe yarar.

ŞİMDİ AYDIN MİLLETVEKİLİ OLDU

Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun avukatı olan Abdurrahman Öz, son gelişmeye kadar herkesin bu açıdan yaklaştığı, bu yönüyle eleştirdiği ve şikâyet ettiği bir siyasetçiydi. Şimdi Aydın Milletvekili oldu, hayırlı olsun. Başarılı olsun. Aydın’ın başarılı milletvekillerine çok ihtiyacı var.

VURGUN İDDİALARI VE ÇERÇİOĞLU

Ne AYBEL ne de kent meydanı konularında ‘vurgun’ diye tanımlanan olayın abartıldığı kadar olmadığı kısa sürede anlaşıldı. Osman Baydemir ve Gültan Kışanak’ın büyükşehir belediye başkanlığı yaptığı bu ülkede böyle basit konularla Özlem Çerçioğlu’nun üstüne gitmek, bunu yapanlara değil, yapılana yaradı.

BÜLENT SEZGİN

Mustafa Savaş’ın sadece kuzeni değil aynı zamanda en büyük yardımcısıydı. Aydın’da kaldığı zamanlarda tüm ihtiyaçlarını o karşılıyordu. TBMM’de danışmanı olma gibi bir beklentisi oluştu, olmayınca Savaş’a kırıldı. Bülent Sezgin’i Halk Ekmek’in başına getiren Çerçioğlu, basit durumlardan vazife çıkaran siyasi rakibine büyük gol attı. Halk ekmekte çalışırken yolsuzluğa karışan CHP yöneticisi konumundaki kişilere de önemli mesaj verdi.

AYDINLI AVUKATLAR

Aydın’da bazı avukatların bazı kurumların vekaletini alma girişimi çok eleştiriliyor. Aydınlı olmayan bir avukat bu işi yapıyor olsa kimse gıkını çıkarmaz. Aydın’ın, 'Aydınlılar güzel işler yaptığında rahatsız olma hastalığından kurtulması gerekliliğini' ortaya koyan önemli bir konu. Dağlarda biz rüzgar kavgası verirken jeotermali Aydınlı olmayanlara kaptırmış bir toplumuz. Ben de bu anlamsız kavgalara alet olmuş bir zatım. Bunlar boş iş arkadaşlar.

MEHMET ERDEM

AK Parti Aydın Milletvekili Mehmet Erdem’in, yeniden MKYK’da görev alması gerekir. Kendisinin Aydın’da partisi üzerindeki hâkimiyeti takdire şayandır. Müthiş bir ekip kurmuştur. Bu ekipten birinin adı telaffuz edilse akla o gelir, mesela; Nuri Doğramacı… Ayrıca, Mehmet Bey, AK Parti’nin Aydın’da Büyükşehir Belediyesi'ne başkan adayı olarak gösterebileceği yegane isimdir. Rakiplerini küçümsemez, ciddiye alır ve bu şekilde çalışma yürütürse başarılı da olabilir.

ÇİNE

Memleketim. Çok seviyor ve çok özlüyorum. Ülkemizde ve ilimizde olduğu gibi Çine’de de siyaset gelecek vaat eden yeni aktörler üretemiyor. Son gittiğimde yeni bir sima gördüm. Çaycı Erdoğan Tanrıverdi. 1965 doğumlu ama 1990 doğumlular kadar modern giyimli ve sıra dışı bir adam. Çaycı olduğuna bakmayın geçmişte Denizli ve İzmir’de şirketleri olan önemli bir iş adamıymış. Aksilikler olmuş ve memleketine dönmüş, hoş gelmiş, renk katmış.

KİLOLU POLİSLER

Çine sokaklarında polis üniformasıyla, kilolu beyler gördüm. Ya seçip Çine’ye gönderdiler ya da Çine’deki polislere yeteri kadar spor yaptırılmıyor. Bir ihtimal daha var, polis sayısı yetersiz ve düzensiz çalışma saatleri onları fiziki olarak olumsuz etkiliyor.

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.