Turkish Time Dergisinin 2013 yılında Tarımsal İhracat Hedefleri ile ilgili olarak Ali Afatoğlu editörlüğünde hazırladığı görüşleri içeren araştırmayı ,2023 Tarım Hedefeleri” adlı araştırmasını aynen aktarıyoruz:
“Türkiye’de son 10 yılda çiftçilere verilen nakit destek miktarı üç kat arttı. Tarıma verilen destek 2002 yılında 1 milyar 868 milyon TL iken 2012 yılında 7.6 milyar TL’ye çıktı. Bu desteğin 2013 yılında ise 9.1 milyar TL olduğu ifade ediliyor.
2003-2012 döneminde çiftçilere verilen toplam desteğin miktarı da 50.6 milyar lira oldu. 2013’te 20 milyar dolar ihracat Önümüzdeki 10 yılda birçok sektör için hedefler belirleyen Türkiye, tarımsal hasılasını 150 milyar dolara çıkararak tarımsal üretim gücü bakımından dünyanın ilk üç ülkesinden biri olmayı hedefliyor.
Tarımsal ihracatını da yukarılara taşımak istiyor. Türkiye, 2012 yılında tarım ürünleri ihracatında TİM verilerine göre; bitkisel ürünler, hayvansal ürünler ile ağaç ve mamulleri ürünleri de dahil edildiğinde 19,1 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirdi.
Sadece tarımsal bitkisel ürünler ele alındığında tarım sektörünün 13,6 milyar dolar ihracatı söz konusu. 2013 yılının ilk 11 ayında ise tarım ürünleri ihracatı, 2012’yi geride bırakarak 20 milyar doları aştı.
Ayrıca tarıma dayalı işlenmiş ürünler de ihraç ediliyor. Tarım ihracatı içerisinde yer almayan bu ürünlerin tekstil, deri ve halı gibi kalemlerinin toplam ihracatı da 12 milyar doları aşıyor.
Türkiye’nin direkt tarımsal ihracatı ele alınırsa 16 milyar dolar civarında ihraç kapasitesine sahip. Bu rakamın ise 2023 yılına gelindiğinde 40 milyar dolara yükseltilmesi amaçlanıyor.
Sektör, 2023 yılında nüfusunu yeterli, kaliteli ve güvenilir gıdayla besleyen, tarım ürünlerinde net ihracatçı konumunu daha da geliştiren, rekabet gücünü artırmış, dünyada ve bölgesinde tarım alanında söz sahibi bir Türkiye yaratmayı amaçlıyor. Türkiye, hedeflerine ulaşabilirse, tarımsal ekonomik büyüklükte ilk beş ülke arasında yer almış ve ilk üçe girebilecek performansı sergilemiş olacak.
Tarımsal gayrisafi milli hasılasını 150 milyar dolara ulaştırmış tarımsal ihracatı da 40 milyar doları aşmış bir ülke olacak.
Türkiye topraklarının yaklaşık yüzde 40’ı tarıma elverişli ve bu büyük potansiyel hububat, baklagiller, yağlı tohumlar, meyve ve sebze, kesme çiçek, kümes hayvanları, süt ve süt ürünleri, balık ürünleri, bal ve tütün gibi çok çeşitli ürünlerin üretilmesine olanak sağlıyor.
Tahıl üretiminin toplam tarım üretimindeki payı yüzde 67 iken, bu oran çiftlik hayvanları için yüzde 26, balıkçılık - ormancılık için ise yüzde 7. Türkiye fındık, kuru kayısı, çekirdeksiz kuru üzüm ve kuru incir gibi pek çok tarım ürününün üretiminde ve ihracatında uluslararası alanda önemli bir üstünlüğe sahip.
Ayrıca, Türkiye’nin gıda sanayisi komşu ülkelerin gıda sanayilerinden çok daha ileri durumda. Bu faktörler göz önünde bulundurulduğunda Doğu Avrupa, Ortadoğu ve Kuzey Afrika (EMEA) bölgesindeki en büyük tarım ürünü ihracatçılarından biri olan Türkiye’nin bu alandaki dış ticaret dengesi de açık ara pozitif konumda ilerliyor.”
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.