Takip Et

TARIM VE DIŞ TİCARET

Türk ekonomisindeki ticaret hacmi son yıllarda oldukça artmıştır.2014 yılı itibari ile bu rakam yaklaşık olarak 403 milyar 460 milyon dolardır. Bu artış ülke içinde üretimden ve ihracattan çok, ithalattan kaynaklanmaktadır. Bu da göstermektedir ki Türkiye her geçen yıl artan bir oranda dış ticaret rakamlarında açık vermektedir ki bunun nedeni de zorunlu ithal kalemleri dışında kalan kalemlerde-üretme imkanımız olanlarda-üretimin teşvik edilmemesidir. Bu desteklerin sağlanmamasında da en büyük etken tarıma dayalı endüstri dallarındaki işletme ve sektörlerin yerli üretime aldıkları mesafedir.

Ülkemizin üretim, ithalat, ihracat ,iç ticaret, enflasyon gibi tüm ekonomik hareketlilik ve sonuçlarını rakamsal belgeler haline getirmekle yükümlü olan TÜİK(Türkiye İstatistik Kurumu),tarımla ilgili dış ticaret rakamlarını iki kategoride ele almaktadır. Birincisi işlenmemiş tarım ürünleridir.

Bu sınıfta ithalatımız ihracatımızdan fazladır ki bu da bize bir tarım ülkesi olan Türkiye’nin bu alanda yapısal ve yasal yanlışlık ve uygulama hataları olduğunu göstermektedir.

2014 yılı verilerine göre işlenmemiş tarım ürünlerinde dış ticaretimiz ihracat aleyhine yaklaşık olarak 3,5 milyar dolar açık vermektedir. Bu da pamuk ve mısır dış alımından kaynaklanmaktadır.

Bu konuyu irdeleyecek olursak, şu avantajlarımız mevcuttur:

• Türkiye pamuk ve mısır yetiştirme alanlarına yeterince sahiptir.

• Türkiye pamukta dekar başı üretimde dünya liderliğine oynamaktadır.

• Modern pamuk üretim tekniklerine sahibiz.

• Türk çiftçisinin bazı sorunları olsa da pamuk üretim bilgi ve becerisi üst düzeydedir.

• Pamuk tarımında modern makinelere sahibiz.

• Pamuk ve mamullerini (çırçır-iplik, ham bez-apre-boya -kumaş-hazır giyim)işlemede dünyanın önde gelen ülkelerinden birisiyiz.

Fakat sıkıntı ülkemizin bürokrasisinden kaynaklanmaktadır.

• DTÖ (Dünya Ticaret Örgütü) uygulamalarına neredeyse esir olmuş durumdayız. Diğer ülkelerin kendileri lehine ortaya koydukları manevraları devlet olarak beceremiyoruz.

• Dünya pamuk piyasaları analizlerini tamamen pamuk ithalatçı ve ihracatçısı şirketlerin inisiyatifine bırakmış durumdayız.

• Dünya pamuk piyasaları ile ilgili öngörü sistemimiz bulunmamakta, gerekli tedbirleri alamamaktayız.

• Dünya pamuk piyasalarında 2013’ten itibaren ekim alanlarında görülen dalgalanmalar pamuk üreticisi ülkeleri kendilerine rant pazarı oluşturmaya ve satıcı (pazarlamacı) ülke olarak yer almaya başlamalarına rağmen, biz bu alanda yer alamadığımız gibi sadece alıcı ülke konumunda kalmaktayız.

• AB, ABD, Çin, Hindistan Dünya pamuk piyasalarında oluşan yeni şartlara göre yeni politikalar oluştururken Türkiye’nin milli bir pamuk politikası bulunmamaktadır.

• Ülke olarak Dünya pamuk piyasalarında etkili olamadığımız gerçeğinden hareketle, başta Türkmenistan ve Özbekistan ile konsorsiyum oluşturma düşüncesi bir türlü ortaya konamamıştır.

• Türk pamuk üreticisinin Dünya Pamuk üreticisi ile rekabet edebileceği destekleme sistemi ve pazarlama ağı oluşturulamamıştır.

Yarın mısır ile devam edeceğiz. 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.