Takip Et

TARIMDA 2023 HEDEFLERİ DOĞRU MU?

“Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından düzenlenen “Tarım, Gıda ve Hayvancılık 2023 Sektör Toplantısı ( Geçici ) Özet Raporu”da katılmasak da bazı öneriler yer almaktadır. Katılmama nedenimiz de tarıma bakış açısı ve yaklaşımı.Öze raporun girişindeki metinde bu sakat yaklaşımın izleri hemen görülse de önerileri aynen alıyoruz:

“Mazeretlere sığınmak yerine maliyet artırıcı faktörlerle mücadele edilmesi gerekmektedir. Bu konudaki çözüm önerileri olarak şu konular dikkate alınabilir:

 

1. Vefat tarihinden itibaren 1 yıl içerisinde tapuların ölülerden dirilere devredilmesi varislere kanuni bir yükümlülük haline getirilmeli, bir takım cezai müeyyideler konulmalıdır. Tarım arazilerinin tapularının yaklaşık dörtte üçü vefat etmiş kişilerin üzerine kayıtlıdır.

 

2. Arazi bölünmesi önlenmeli, varislerden Çiftçi Kayıt Sistemi’ne kayıtlı ve mesleği çiftçi olana önceliktanınmalı ve diğer hisseleri alması için avantajlı kredi veya taksitle ödeme hakkı tanınmalıdır.

 

3. Komşu parseli satın alıp tevhit ( parsel bütünlemesi ) yapmak teşvik edilmeli, vergi avantajı ile özel ve uygun kredi sağlanmalıdır.

 

4. Asıl mesleği çiftçi olmayan ve Çiftçi Kayıt Sistemi’ne kaydı bulunmayan tarım arazisi sahiplerine ek vergiler koymak suretiyle araziyi satması teşvik edilmelidir.

 

5. Bölgesel coğrafi, iklim ve verim durumlarına göre minimum verimli büyüklük tespit edilmeli, o hedefe ulaşana değin ölçek büyütme desteklemeleri devam etmelidir.

 

6. Ülkemizde tarımsal örgütlenmeler - istisnalar hariç - hep bir hak arama vasıtası olarak görüldüğünden siyasallaşmış, üretime ve verimliliğe katkısı az olmuştur. Bu kurumlar Üretim, verimlilik konularına yoğunlaşmalıdır.

 

7. Çiftçi örgütlenmeleri; üretim teknikleri, çiftçi eğitimi, tedarik, pazarlama, makineleşme, ölçek büyütme gibi sorunlara odaklanmalıdır.

8. Zaten küçük ölçekli ve hayatını zor idame ettiren işletmeler, örgütlerin aidatını dahi ödeyemediğindenyönetime etkin katılamamış ve bu örgütler nüfuz sahibi kimselerin farklı amaçlarına hizmet eder hale gelmiştir ( Şehir merkezlerinde kiraladıkları veya satın aldıkları tesislerde oluşan birçok lüzumsuz giderlerle hizmet üretemedikleri gibi işletmelerin sırtına yük haline gelmişlerdir. İyi planlanmayan verimsiz bir takım ticari faaliyetlerle zarar eder konuma düşerek, soruşturmalara ve davalara konu haline gelmişlerdir ).

 

9. Tarımsal örgütlerin mevcut yapıları ön yargısız ve tüm tepkiler göze alınarakirdelenmelidir

10. Tarımsal işler 12 ay ve 365 güne eşit dağılmadığından ve zamana bağlı olduğundan bölgeler arası iş gücü hareketlerini düzenleyen özel bir çalışmaya ve bu çalışmaya bağlı bir takım düzenlemelere ihtiyaç vardır.

 

11. Küçük işletmelerde boş zamanlarda yapılacak bir takım işlerle köy kahvelerinde geçen atıl zamanlarminimize edilmelidir ( bitkisel üretimle uyumlu hayvancılık, el sanatları, yöresel ürünler, evde yapılabilecek parça başı işler ).

 

12. İşletme büyüklükleri artırılmalı, buna uyumlu makine için destekleme yapılmalıdır.

 

13. Ortak makine ve iş gücü kullanımında, birbirine sınır arazileri olan işletmelerin ortaklığını mümkün kılacak uygulanabilir ve basit bir işletme modeli üzerinde çalışılmalı ve bir takım muafiyetler ve teşviklerledesteklenmelidir ( mikro kooperatifçilik ).

 

14. Son derece önemli ve doğru olan havza bazlı tarım politikasına uygun yem- süt-fabrika mesafesi 150 -200 km içinde çözülebilirse maliyetler minimize olabilir, yerel markalar ve ürünler oluşabilir.

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.