Siyasi partilerin seçim beyannamelerini esas alarak tarıma yaklaşımlarını ele almaktayız. Ak Parti Seçim Beyannamesi’nin tarımla ilgili bölümlerini irdelemeyi ve önerilerimizi sürdürüyoruz.
“ Önümüzdeki dönemde kümülatif olarak 8,5 milyon hektar alanda arazi toplulaştırma çalışmalarını tamamlayacağız ve tarla içi geliştirme hizmetlerini destekleyeceğiz.”
Hakkını vermek gerekir ki Ak Parti döneminin tarımsal alanda önemli başarılarından birisi “arazi toplulaştırmaları”
Ancak bu alanda daha hızlı hareket edilmeli ki tarımsal üretim kesintiye uğramasın.
Farklı bakanlık ve Genel Müdürlükler eliyle yapılan “arazi toplulaştırılmaları” kurum ve bakanlıklar arası işbirliği ve koordinasyonsuzluk sonucu hem kesintiye hem de gecikmelere uğramıştır. Bunun da zararını Türk üreticisi çekmiştir.
Son yapılan değişiklikle bu görev DSİ’ ye tevdi edilmiştir. Olumlu bir karar. Ancak faaliyetlerin denetlenmesi açısından konunun içine çiftçi ve temsilcisi olan Ziraat Odaları’nın girmesi gerekmektedir. Toplulaştırmaların aksaması halinde çiftçinin üretimi en az bir yıl kesintiye uğramaktadır.
“2018 yılında çiftçilerimize toplam 14,5 milyar TL destekleme ödemesi yapacağız.”
Desteklemelerin artarak sürmesi gerekmektedir. Anayasa gereği tarıma ayrılan pay genel bütçenin en % 1’i olması gerekirken bu orana henüz ulaşılmamıştır. Ayrıca başta İyi tarım uygulamaları olmak üzere bazı desteklemelerin ödeme miktarlarının aşağı çekilmesi Türk tarımının ve ekonominin zararınadır.
“Tarımsal destekleri asgari 3 yıllık dönemler için açıklayacağız.”
Ürün planlaması açısından son derce doğru bir karar.
“Tarım sanayi entegrasyonunu sağlamak için tarıma dayalı ekonomik yatırımlara yüzde 50 hibe desteği vermeye devam edeceğiz.”
Doğru ve yerinde.
“Genç çiftçilere destekleme ödemelerinde pozitif ayrımcılık yapmaya devam edeceğiz. 2018 yılında yaklaşık 16.700 genç çiftçinin uygulayacağı projelere 503 milyon TL destek vereceğiz.”
Gençlerin tekrar tarıma kazandırılmaları açısından olumlu. Ancak desteklenen genç sayısı ve 30 bin TL ödeme miktarı yetersizdir.
“ 81 il ve 250 köyde Birlikte Üretim Modelini hayata geçireceğiz.”
Uygulanabilirliğinin görülebilmesi için pilot il uygulaması hemen başlatılmalıdır. Bunların hikâyesinin ülke geneline yaygınlaşması projenin önünü açacaktır.
“2020 yılına kadar IPARD-II kapsamındaki destekleri sürdüreceğiz.”
Kalkınma Ajansları ve TKDK marifeti ile yapılan desteklemeler daha geniş kesimlere ulaştırılmalı. Her iki kurumun da yönergeleri tekrar ele alınarak mevzuatla ilgili engeller azaltılmalıdır. Birincil tarımın önü derhal açılmalıdır. Destekleme oranları artırılmalıdır.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.