Takip Et

Cumhuriyet Hükümetlerinin Tarıma Yaklaşımı-35

1945 yılında hazırlanan Toprak Reformu Kanunu ile bütçe görüşmelerinde yaşanan tartışmalar ülkemizde çok partili hayata geçişin kapılarını ve DP'nin kurulma sürecini başlatmıştır. Adnan Menderes ve Celal Bayar Toprak Reformu tasarısını şiddetle eleştirmiş ve yapılan oylamada Menderes ve Bayar ile birlikte Refik Koraltan ve Fuat Köprülü ret oyu kullanmıştır. Bu kanuna muhalefet eden aynı milletvekilleri Bütçe Kanunu’na da muhalefet etmişlerdir. Muhalefet konusundaki bu ortaklık, muhalefeti birleşmeye ve taleplerini ortak hedefler çerçevesinde örgütlü ve sistematik bir şekilde savunmaya itmiştir. Bu dört milletvekili ülkedeki iç ve dış gelişmeleri değerlendirmek üzere bir araya gelmişler ve fikir birliği sağlamışlardır. Toprak Reformu Kanunu’na karşı çıkan dört milletvekili kendi aralarında düzenledikleri toplantılarda ülkenin demokratikleşmesi için ne yapılabileceği sorusuna yanıt aramış ve takrir verilmesi hususunda karar birliği sağlanmıştır (1).

İkinci Dünya Savaşı sırasında, Birinci Dünya Savaşında olduğu gibi karaborsa ve öteki “olağanüstü” yolların kullanılması sonucunda “aracıların” elindeki sermaye önemli ve anlamlı bir düzeye erişti. Bu düzey sanayi yatırımları için gerekli sermeye gereksinmesini karşılamaya yetecek bir niteliği belirliyordu. Savaş sırasında elde edilen “olağanüstü” kar öyle düzeye çıkmıştı ki hükümet hemen hemen bir gece içinde milyoner olanlardan “Varlık Vergisi” adı altında bir sermaye vergisi almaya karar verdi. Kendilerine vergi konulanlar, bundan kaçınmanın çeşitli yollarını buldukları için, alına bilinen vergi tutarı hükümetin beklediğinin çok altında oldu. Böylece savaş sırasında bireylerin elinde toplanmış olan paraların ve servetin önemli bir kısmı daha sonra ki yatırımlarda kullanılabilecek kaynaklar olarak piyasada kaldı(2).

İkinci Dünya Savaşı’nın sona ermesiyle birlikte ekonomik kalkınma için yeterli kaynağa ve sermaye sahip olmayan Türkiye, tüm umudunu dış yardımlara bağlamıştı. Bu kapsamda, savaş sonrasında hazırlanan tüm plan ve programlar dış yardımların sağlanabilmesine yönelik olarak şekillenmişti. Bunun için, sanayileşme yerine tarım sektörü ağırlıklı olarak kalkınma gerekmekteydi. Nitekim Türkiye’ye yapılacak yardımların değerlendirilmesi ve incelemeler yapılması amacıyla Türkiye’ye gelen ABD’li heyetler tarafından da Türkiye’nin tarım potansiyeli çok yüksek bir ülke olduğu ve üretimin arttırılabileceği vurgulanmıştır. Buna göre; tarıma dayalı bir kalkınma modeli çerçevesinde alınacak tüm dış yardımların tarım sektöründe yöneltilmesi gerekmekteydi ((3).

II. Dünya Savaşı’nın bitimiyle tarımda kalkınma hamleleri tekrar hızlanmıştır. Tarım modernleştirilmeye çalışılırken, bu sektör üzerindeki ağır vergi ve kısıtlamaların kaldırılmasına başlanmıştır. Topraksız köylüye, toprak dağıtılmaya çalışılmıştır. Devlet, hazine arazileri içerisinde kalan ıslah edilmemiş zeytinlik, imar edilmesi koşuluyla köylüye dağıtmıştır. Aydın’da tarımda kalkınma hamleleri daha çok pamuk ekimi ve zeytincilikte kendini göstermiştir. Tarım Bakanlığı zeytinciliği geliştirmek için Aydın’da Zeytin Bakım ve Geliştirme İstasyonu’nu kurmuştur. (4).

Türkiye’de iktidar, II. Dünya Savaşı sonrasında sanayi bitkilerinin üretimini artırmak için de büyük bir çaba içerisine girmiştir. Aydın için önem arz eden önemli bir ürün de pamuktur. Bunun için Nazilli’de “Pamuk Araştırma Enstitüsü” kurulmuştur. Bu kuruluşun, sanayide kullanılabilecek vasıflı pamuk üretimine yaptığı çalışmalarla çok büyük katkısı olmuştur. Bu kurum 1949 senesinde 42.762 kilo kaliteli pamuk tohumu dağıtmış ve bölgede tohum temin eden diğer istasyonların da açılmasına öncülük etmiştir.

1: Demir, Şerif (2010), Türk Siyasi Tarihinde Adnan Menderes, Paraf Yayınları, İstanbul. s 46.

2:Mahir Taş: MENDERES DÖNEMİNİN EKONOMİ POLİTİĞİ VE 1958 İSTİKRAR PROGRAMI

3: Oktar, Suat - Varlı, Arzu (2010), “Türkiye’de 1950-54 Döneminde Demokrat Parti’nin Tarım Politikası”, Marmara Üniversitesi İİBF Dergisi, Cilt.28, Sayı.1, (1-22).

4: Duygu YILMAZ, DEMOKRAT PARTİ’NİN TARIM POLİKASININ AYDIN ÖLÇEĞİNDE DEĞERLENDİRİLMESİ (1950-1955)Tez,Aydın 2005, s 89. 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.