Takip Et

SETA RAPORU’NDAN “HAYVANCILIK DESTEKLERİ”NE BAKIŞ

SETA tarafından “TÜRKİYE TARIMINA YENİDEN BAKIŞ”adı altında hazırlanan ve Sayın Fahri Yavuz ve Şerif Dilek tarafından kaleme alınan raporu okuyucularımızın görüş ve yorumlarına sunmaktayız.

Ancak rapor,2018 yılı ve öncesini kapsadığı için 2019 yılındaki özellikle ekonomik durumdan ve bakanlıkların tarıma yaklaşımında meydana gelen değişiklikleri içermemektedir.

2019 YILI Tarımsal Destekleme Tebliği yayınlandığında farklı yorumlar ortaya çıktı.Bunlardan birisi de hayvancılık desteklemeleri.

Okuyucularımızın takdirine bırakmak üzere bu konuyu ele alacağız.

“Hayvancılık desteklerine 2017 ve 2018 yıllarında sağlanan ilave destekler yanında yem bitkileri, buzağı destekleri, hayvan başına farklı destekler, hastalıktan ari işletme desteği, süt teşvik primi ve benzeri çok sayıda hayvansal üretime yönelik destekler son on beş senedir yıldan yıla artarak ve değişerek verilmektedir.”

“Hayvancılığa yönelik destekler 2003-2017 döneminde toplam 23,1 milyar TL olmuş ve elli baş üzerinde hayvancılık yapan işletmelerin sayısı 2011’den itibaren yüzde 38 artış göstermiştir.”

“Peki, bütün bu desteklere rağmen hayvancılıkta ve özellikle et üretimindeki problemler neden hala istenen düzeyde çözülememektedir?

Bunun farklı nedenleri bulunmaktadır.

Öncelikle SETA’nın yaklaşımını ve tespitlerini ele alalım:

“Tarım ve Orman Bakanlığının aldığı yeni tedbirler ve verdiği/vereceği destekler, problemleri bir süre için azaltacağı ve kârı artıracağı için orta vadede problemlerin çözülmesine katkı sağlayacaktır. Ancak sorunların çözümüne biraz daha geniş perspektiften bakmak ve çareleri derinlerde aramak gerekmektedir. Bu anlayıştan hareketle aşağıdaki çözüm önerilerine öncelik verilebilir:

• Tarım çok yaygın bir üretim sektörü olduğu için çözüme kısa sürede ulaşmak pek mümkün değildir. Sabırlı olmak, sektörü daha iyiye götüren politikaları kesintisiz ve çok yönlü olarak devam ettirmek ve sahadaki uygulamaları iyileştirmek gerekmektedir.

• Tarımın ve dolayısıyla alt sektörü olan hayvancılığın gelişmesi tarımsal desteklerden çok ülkenin ekonomik büyümesine bağlıdır. Ekonominin sürekli büyümesi tarımsal ve dolayısıyla hayvansal üretimi hem talep hem de arz yönünden olumlu etkileyecektir.

• Türkiye’deki büyükbaş hayvancılığın üretim yapısında et ve sütten elde edilen gelirler birbirine yakındır. Kâr oranı zaten düşük olan hayvancılıkta bu gelirleri en yukarıya çıkarmak için süt üretiminde soğuk zinciri ve hayvan borsalarını iyileştirmek ve yaygınlaştırmak gerekmektedir.

• Tarımsal politikaların ve desteklerin isabetli modellerle uygulanması, bu politikaları sahaya taşıyacak görevli ve teknik personelin politika hedefleri doğrultusundaki gayret ve etkinliklerinin artırılması gerekmektedir.

• Müracaat şartları, destek miktarları ve ödeme şekli dâhil desteklerle ilgili tüm bilgilerin çiftçilere ulaştırılması için desteklere yönelik çiftçi eğitimi faaliyetlerine daha ciddi şekilde ağırlık verilmeli ve desteklerle ilgili bürokratik süreçlerin daha da kolaylaştırılması sağlanmalıdır.

• Desteklerin amaçlar doğrultusunda yönlendirilebilmesi için genç ve işini bihakkın yapan çiftçileri kırsalda kalmaya ve tarımsal faaliyet yapmaya teşvik etmek önemlidir. Bunun için kırsal alandaki iş ve yaşam şartlarını kentlerle rekabet edebilir hale getirmek gerekmektedir. 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.