Takip Et
  • 25 Kasım 2016, Cuma

İLKLERİN TAKIMI BEŞİKT'AŞK

Aydın’da mahalle aralarında yalın ayak bezden yapma topun peşinden koşarken nasıl Beşiktaş’lı oldum. Ortada ne şampiyonluk ne de gurur duyacağım bir neden vardı! Ama siyah-beyaz renklere ölümüne gönül verdim. Eğer ortada bir tercih varsa, kesinlikle bir sosyolojik açıklaması da olmalıydı.

Bir yerlerde beni bu renklere iten bir neden olmalıydı. Ben bilmesem de bu aşkın bir nedeni vardı. Güçsüzün güçlenme, güven veren bir çatı altında buluşma arayışıdır. Siyah-beyaz sadece hayatın iki rengi değildir! Gün göremeyenler ile güzel günlere birlikte gidilebileceğini hayal edenlerin buluşmasıdır. Milyonluk şehirlerde kaybolma korkusunu el ele tutunarak aynı şarkıları söyleyerek, tanımadığı insanlarla omuz omuza vererek gelecek atlatma çabasıdır. Hayatın dağıttığı paylardan beyazlara düşeni alma ve sesini yükseltme yarışıdır.

Çarşı’da bunun bayrağını taşıyan gruptur. 12 Eylül darbesinde sokağa çıkma yasağı varken sokaklarda şampiyonluk kutlayan ilk ve tek takımdır Beşiktaş…

Gezide, tribünlerde haksızlığa, eşitsizliğe başkaldırıştır. Kara kartalın altında buluşmak diğer iki büyüğe göre çok daha kolay olsa da çıkmak zordur.

Çünkü hayat çoğu zaman “Beyaz” rengini sizinle paylaşmaz. Beşiktaş aslında esirgenen beyaza yapılan bir nevi yolculuktur. Beşiktaş bu nedenle büyüktür.

15 Mayıs akşamı son düdük çaldığında Beşiktaş bir futbol mucizesini gerçekleştiriyordu. 99 maçını deplasmanda oynamış 3 sezondur başka takımların resimlerinin asılı olduğu koridorlardan “Ev sahibi” sıfatıyla sahaya çıkmış bir takım şampiyon oluyordu!

Ünlü şairimiz Cemal Süreyya: “Beşiktaş sermayesi insan olan kulüptür” der ya hani, siyah-beyazlılarda yıllar sonra bu anlamda en iyi insanları kadrosuna topladı. Futbolcudan önce bu çocuklar güzel bir insan…

2007 yılında İnönü Stadı’nda Liverpool ile oynanan Beşiktaş’ın 2-1 kazandığı Şampiyonlar Ligi maçında ses ölçümü yapılmış, büyük Beşiktaş taraftarı 132 desibelle ses rekoru kırmıştı.

Aynı Beşiktaş taraftarı geçen yıl Bursaspor’la oynanan Arena’nın açılış karşılaşmasında kendine ait rekoru kırdı ve 135 desibele ulaşarak adını bir kez daha altın harflerle tarihe yazdırdı.

O büyük taraftar…

O büyük camia…

O efsane mabet Çarşamba akşamı Benfica karşılaşmasında sessiz çığlık adıyla yaptığı protestoyla yine tarihe geçti. Yine kendine has zekası ve üslubuyla.

O statta çıkardığı sesle yeri göğü inleten büyük Beşiktaş taraftarı Çarşamba akşamı sessizliğiyle tarih yazdı. Hem de dünyada bir ilk olarak…

Karşılaşmanın başlama düdüğüyle birlikte bir dakika boyunca sessiz bir şekilde sadece işaret diliyle tezahürat yaptılar.

İşaret diliyle önce “Irkçılığa dur de” arkasından “Kara kartal” diye sessizce haykırdılar.

Eşi benzeri daha önce dünyanın hiçbir kulübünde yapılmamış, hiçbir taraftar grubunca hayata geçirilmemiş böylesine anlamlı bir organizasyon da ilklerin takımı Beşiktaş’a yakışırdı.

Boşuna demiyoruz: İyi ki Beşiktaş var kardeşim…

Hepinize iyi haftasonları sevgili Denge okurları… 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.