Takip Et
  • 3 Ekim 2014, Cuma

Her ömrün bir eylülü vardır…

Ben Eylül doğumlu olduğumdan mı bilmem en sevdiğim ay Eylül ayıdır. Eylül ayı hazan ve hüzün mevsimidir. Eylül ve Ekim ayları ayrılık mevsimidir.

Davutlar ve Kuşadası’na gelen yerli ve yabancı turistler evlerine döndüler… Eylül’de renkler çiçeklerden ayrılır, yapraklar dallarından… Üzümler asmadan, güller dikenlerinden. Arka bahçedeki torunlarımın salıncakları, esen rüzgarla artık boş boş sallanıyorlar. Evvelki gün mevsimin ilk yağmurları geldi. Küçük küçük su birikintileri oluştu bahçede. Bu yağmurlar sanki tabiatın Eylül ayrılıklarına ağlayışıdır. Yaşlar gözden ayrılır. Bir gözyaşı düşer toprağa, toprak anlar da insanı, insan anlamaz insanı…

Bazen arkadaşlar sorarlar ‘Nasılsın, iyi misin?’ diye. Onlara ‘İnkitaları oynuyoruz’ diyorum. Gençler belki bilmez. İnkita, uzatma demektir. Futbol diliyle söylersek gecikmeleri oynuyoruz hayatta. Yalnız gene de ümitsizliğe kapılmayın, uzatmalarda da gol olur; hem kendi kalenize, hem rakip kaleye. Ayrılık mevsimidir bu aylar… Herkes gider. Ayrılıkların acısı ve sızısı kalır. Yazımıza Ahmet Altan’ın Eylül şiiriyle devam edelim:

“Beni bu Eylül öldürecek

Bir aşk kadar zehirli, bir orospu kadar güzel

Zina yatakları kadar akıcı, terk edişler kadar hüzünlü

Sabah serinlikleri, yeni bir aşkın

Haberlerini getiren

Eski Yunan ilahelerinin bağbozumu rengi

Solukları kadar ürpertici

Öğlen güneşleri, üzüm salkımları kadar sıcak

Akşam rüzgarları; tene dokunan bir kamçı kadar şehvetlidir.

Ben her yıl ölümü ve aşkı bu ayda beklerim.

Ve Eylül’ün çıplak ayaklarına bir yazı bırakırım.

Eylül sabahları, kılıçlar kadar keskin ışıltılarıyla tenimi kanatarak uyandırır beni

Ben Eylül’e akarım

Bir hüzün gibi akarım

Bir hüzün gibi akarım ben

Eylül’e kanayan bir aşk gibi.

Siyah şallara bürünmüş, genç bir ölüm gibi akarım

Sevişerek, ağlayarak ve ölerek akarım ben Eylül’e.

Her yıl hep aynı vakitte, geniş, bir ırmak gibi bütün hayatı berrak sularında yıkayarak gelir

Beni ve her şeyi koynuna alarak,

Bir meçhule hüznüyle emzirerek götürür hep.

Kadınları ve hüznü ve hazanı Eylül’de severim

Keman konçertolarını

Akşam saatlerinde bir bir ışık yangını

İle kıpkızıl tüten

Yalnız ağaçları, ürkek tebessümleri ve edepsiz kahkahaları severim.

Lacivert bir deniz benim ellerimde oynaşır

 

Sahiller,yaşlı bir kadın gibi kendine terk edilir

Şarkılar,incecik bürümcükten acılar vaat eder her dinleyene

Bitenin başlayana dokunduğu yerdir eylül...

 

Onun için yanık yanık tütsü kokar,

Onun için değdiği yeri kanatır.

Eylülde aşk,eylülde acı,eylülde yalnızlık zordur,

eylülde her şey zordur,ben eylülü onun için severim.

Eylül ışıklarında çırılçıplak ruhlar yıkanır

Herkes her şeye kapısını aralar 'bir aşk oluverir aşinalık'.

Ölüm kıvırcık saçlarını hayatın göğsüne dokundurur.

Aşkı ve ölümü ben hep bu ayda beklerim.

Nasıl da mahsun ve nasıl da tehditkardır.

Ben eylülde bütün aşklardan ve kadınlardan korkarım...

 

Ben her yıl eylülün çıplak ayaklarına bir yazı adarım.

Ve ben eylüle akarım

Bir hüzün gibi akarım ben eylüle,

kanayan bir aşk gibi akarım,

Siyah şallara bürünmüş bir genç ölüm gibi akarım...

 

Bir o...yu azize yapar Eylül bir azizeyi o...

Uçarı bir çapkınken sevecen bir adam, oynak bir kadından sadık bir eş,

Ürkek bir genç kızdan tutkulu bir yosma çıkartır ortaya Eylül

Ve aşk çıplak gezer Eylül’de…"

 

Her ömrün bir Eylül’ü vardır. Biz şimdi uzatmaları oynuyoruz fakat unutmayın ki uzatmalarda da gol olabilir. Hem sizin kalenize, hem rakip kaleye…

Hepinize iyi hafta sonları değerli Denge okurları.

 

Not: Salı günü saat: 17.00 sularında arabayı park ettiğimiz kahvenin önüne geldiğimizde Davutlar Eski Belediye Başkanı Adem Tuna ile Eski Güzelçamlı Belediye Başkanı Bayram Bey’i sohbet ederken gördük. Biz de kısa bir süre sohbete katıldık. Daha sonra evlerimize gitmek üzere dağıldık. Ben ve arkadaşlarım bir alt sokaktaki fırına uğradık. Döndüğümüzde beş dakika önce sohbet ettiğimiz Davutlar Eski Belediye Başkanı Adem Tuna’nın silahlı saldırıya uğradığını öğrendik. Şok olduk. Adem Tuna’ya yapılan saldırıyı şiddetle kınıyorum. Kendisine ve ailesine geçmiş olsun dileklerimi iletir, bir an önce iyileşerek aramıza dönmesinden büyük mutluluk duyacağımızı buradan iletirim. 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.