Değerli okurlarım,Sosyal Güvenliğimizde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının yanında Maliye Bakanlığı ,Sağlık Bakanlığı ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının önemi gün geçtikçe artmakta Vatandaş lehine maddi ve manevi kazançlar sunulmaktadır.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, sosyal güvencesi olmayan verem hastaları için harekete geçti. Bu hastaların evde bakım ve beslenme masraflarını karşılayacak. Bakanlık, hastanın durumuna göre ayda 1000 TL’ye kadar ödeme yapacak.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, sosyal güvencesi olmayan kronik hastalara sosyal yardım yapılması için Sağlık Bakanlığı ile anlaştı. Aile Bakanlığı ilk olarak verem hastalarına maddi destekte bulunacak. Hastaların, beslenme ve evde bakım masrafları, Aile Bakanlığı’nca karşılanacak. Hastalara, 1000 TL’ye kadar ödeme yapılacak..
Aile Bakanlığı’nın, kanser hastaları için de benzer bir çalışma yapacağı öğrenildi. Nadir hastalığı bulunan kişilerin de bir süre sonra bu yardım kapsamına alınacağı belirtildi. Kaynaklar, verem hastalarına yapılacak sosyal yardım desteğine ilişkin olarak “Hastadan, bir banka hesap numarası istenecek. Ödeme, her ay, bu hesap numarası üzerinden yapılacak” dedi.
İŞÇİNİN BOŞ KAĞIDA İMZA ATMASI
İşverenler işçileri çıkarırken ya da işçi istifa ederken boş kâğıda “Bütün alacaklarımı aldım” ifadesini yazarak imza atmasını talep ediyor. İşçiler de boş kâğıda imza atmak istemiyor. İşçiler istemeseler de bu tip ifadelerin altına imza atmak durumunda kalıyor. Fakat bu ibranamelerin pek çoğu hukuken geçerli değil. İşverenler bunu işçilerin gözünü korkutmak için imzalatıyor. İbraname, işçi ve işveren arasında imzalanan bir sözleşmedir. Geçerli olabilmesi için bazı şartların varlığı söz konusudur.
Yazılı olmayan ibraname geçerli değildir. Yani işçinin sözel olarak “bütün alacaklarımı aldım” demesi işverenin işçisine hak ettiği bütün tazminatları ödediği anlamına gelmez. Kesinlikle yazılı olması gerekir ve işçi tarafından imzalanması şarttır. İşçinin imzalamadığı bir ibranamenin geçerli olması söz konusu değildir. Başkası tarafından imzalanmış ibranamelerle, işten çıkış tarihinde imzalanmış ibranameler, imzanın kime ait olduğu ve imza tarihi açısından inceleniyor ve gerçek ortaya çıkıyor.
İŞÇİ SIR SAKLAMAKLA MÜKELLEFTİR
İş sözleşmesinin işçi nezdinde doğurduğu temel borçlardan birisi sadakat borcudur. Sadakat borcu, işçinin işverenin ve işyerinin çıkarlarını koruması, işverene zarar verebilecek her türlü davranıştan kaçınmasıdır.
İşçi işverene ekonomik, ticari veya mesleki yönden zarar verebilecek her türlü davranıştan kaçınmalıdır. Bu bağlamda işçi, çalışırken edindiği üretim ve iş sırlarını korumalı, başkalarına açıklamamalı ve kendi lehinde dahi olsa kullanmamalıdır.
Aynı şekilde işçi işverenle rekabet edecek davranışlara girmemeli, rekabet oluşturacak şekilde üçüncü kişilere hizmet vermemelidir.
Borçlar Kanunu işçi açısından hem çalışırken işverenle rekabet etmemeyi hem de işverenin sırlarını açıklamamayı emredici olarak düzenlemiştir.
Buna göre; işçi, hizmet ilişkisi devam ettiği sürece, sadakat borcuna aykırı olarak bir ücret karşılığı üçüncü kişiye hizmette bulunamaz ve özellikle kendi işvereni ile rekabete girişemez.
Haftaya görüşmek üzere , sosyal güvenlikle kalın.
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.